Examples of using "Fürchtet" in a sentence and their turkish translations:
Korkun. Çok korkun.
Onun korkusu yok.
Tom korkmuyor.
O, hastanelerden korkuyor.
Tom bizden korkmuyor.
Sen korkmuşsun.
Tom hayaletlerden korkuyor.
O, gök gürültüsünden korkar.
O, öleceğinden korkuyor.
- Tom kendi güvenliği için endişelidir.
- Tom kendi güvenliği için kaygılıdır.
Tom ölümden korkmaz.
O, denizden korkar.
Ölmekten korkuyor.
Tom yalnız olmaktan korkuyor mu?
Tom ne Tanrıdan ne de şeytandan korkar.
Bir kişi genellikle bilinmeyen her şeyden korkar.
O kendi gölgesinden korkar.
Tom kendi gölgesinden korkuyor.
Korkak olan ben değilim.
Tom kendi oğlundan korkuyor.
O korkmuyor.
O kendi gölgesinden bile korkuyor.
Gölgenizden bile korkuyorsunuz.
Neyden korkmalı, kim korkmaz ki ölümden?
O, denizden korkar.
O, kaybolacağımdan korkuyor.
O ölümden korkuyor.
Merry köpeklerden korkuyor.
Beth kötü erkek kardeşinden dolayı karanlıktan korkuyor.
Karım yeni arabamı kullanmaya korkuyor.
Tom ölümden korkar.
Emily örümceklerden korkmaz.
Tom marjinal insanlardan korkuyor.
Tom, Mary'den korkuyor.
Tom senden korkmuyor.
Tom bir şeyden korkmaz.
O ölümden korkmuyor.
- Tom, ölümden korkmuyor.
- Tom ölümden korkmaz.
O ölümden korkmuyor.
O, köpekten korkuyor.
O, yılanlardan korkmuyor.
Tom kovulacağından korkuyor.
Deli deliden korkar, akıllı deliden korkar.
O, yılanlardan hiç korkmaz.
Ölüm için can atan kimse sefildir, ama daha sefil olanı ondan korkan kimsedir.
Benden korkmanı istemiyorum.
Kimden korkuyorsun?
Değişimden korkmayın.
O korktuğun şey mi?
- Neyden korkuyorsun?
- Ne hakkında korkuyorsun?
Korku filmlerinden korkar mısın?
Büyük kötü kurttan kim korkuyor?