Examples of using "Erkälten" in a sentence and their turkish translations:
Üşüteceksin.
Çocuklar kolay grip oluyorlar
- Ben soğuk algınlığına yakalanmaktan korktum.
- Üşütmekten korkuyordum.
Tom soğuk algınlığına yakalamaktan korkuyordu.
Tom soğuk algınlığına yakalanmaktan korkuyor.
O, soğuk algınlığına yakalanmaktan korkuyordu.
Bu ceketi giy yoksa nezle olursun.
biz bir soğuk algınlığı yaşıyoruz ciğerlerimizi üşütüyoruz
Yün giysilerinizi giyin yoksa üşüteceksiniz!
Üşütmemek için dikkatli ol.
Kötü havada, kolayca soğuk algınlığına yakalanılabilir.
Soğuk almayayım diye bir ceket giydim.
Üşütmek istemedim, bu nedenle dışarı çıkmadım.
O üşütmemek için bir kazak giydi.
- Yaşlı insanlar kolay üşütürler.
- Yaşlı insanlar kolayca soğuk alırlar.
Soğuk algınlığından korunmak için bol miktarda C vitamini al.
Üşütmemek için dikkatli ol.