Examples of using "Ausgegangen" in a sentence and their turkish translations:
Dışarı çıkmadın mı?
O dışarı gitti.
- O dışarı gitti.
- O gitti.
Tom dışarıdaydı.
Tom dışarıya gitti.
Dün gece dışarı çıktın mı?
Ateş söndü.
O iyi bitti.
O zaten dışarı gitti.
Tom çoktan dışarı çıktı.
Işıklar şimdi söndü.
Seçimin sonucu neydi?
Hikâye güzel bitti.
Kremimiz bitti.
Benim param bitti.
Tom, Mary ile dışarı çıktı.
Ben geçen Pazar dışarı çıkmadım.
Mum kendi kendine söndü.
Tom dışarıda mı?
O, asla onunla randevulaşmadı.
Çok soğuk olduğu için dışarı çıkmadım.
Birkaç içki için dışarı çıktık.
Benim purom bitti. Bana bir tane yakar mısın?
- Korkarım ki, hiç kahve kalmamış.
- Maalesef hiç kahve kalmadı.
Tom'un dün gece dışarı gittiğini düşünüyorum.
1876 başkanlık seçimi çok yakındı.
Tom parasının bittiğini fark etti.
Tom dışarıda olabilir.
Yiyeceğimiz bitti.
Oraya giderken yakıtımız bitti.
Benzinimiz tükendi.
Bütün ışıklar söndü.
Benim tarafımda olduğuna kesin gözüyle baktım.
Çayımız bitti.
Şarabımız bitti.
Sütümüz bitti.
Paramız bitti.
Tom'un Mary ile çıktığına inanamıyorum.
Onun kağıdı bitti.
Şekerimiz kalmadı.
Tom ve Mary dışarıda.
Biramız bitti.
Oda çok soğuk. Ateş söndü.
Eşyaların işine yaradığına memnun oldum.
Kahveyi tükettik.
Onu görmeye gittiğim her seferde, o çoktan çıkmış oluyor.
Mary'nin şimdiye kadar çıktığı tek erkek Tom'dur.
Tom hem Mary hem de Alice'le buluşmaya gitti.
Bu gece dışarı çıkacağını bana bildirebilirdin.
Ben arkadaşlarımla dışarı çıktım.
Burası ilk buluşmamızda kız arkadaşımı götürdüğüm yer.
Geçen gün yoğun bir eyaletler arası yolun ortasında benzinim bitti.
- Tom Mary'nin John'la çıktığını duyduğunda tepesi attı.
- Tom Mary'nin John'la çıktığını duyduğunda öfkelendi.
- Tom Mary'nin John'la çıktığını duyduğunda deliye döndü.
Benzinimiz bitti.
- Ateş söndü.
- Yangın söndü.
- Yangın bitmişti.
Sadece Tom'un nasıl hissettiğini bilseydim, Mary ile çıkmazdım.
Hikayenin mutlu bir sonu vardı.
- Mum kendiliğinden söndü.
- Mum kendi kendine söndü.
Onun parası bitmiş gibi görünüyordu.
Tom Mary'nin babasının intihar ettiği yeri ziyaret etmek istemeyeceğini sandığını söyledi.
O zaman paraca sıkıntı çekiyorduk.
Bizim benzinimiz bitti.