Examples of using "Anschuldigung" in a sentence and their turkish translations:
O yapmak için çok ciddi bir suçlama.
Bu ciddi bir suçlama.
O suçlamayı reddetti.
Tom Mary'nin suçlamasını inkar etmeye çalışmadı.
Ben senin suçlamanı destekleyecek bir kanıt bulamıyorum.
O, suçlamayı reddetti.