Examples of using "Trouvés" in a sentence and their turkish translations:
Onlar bizi buldular.
Ben henüz onları bulmadım.
Bir şey bana onun onları bulduğunu söylüyor.
Sabah onları güvertede buldu.
Bizi nasıl buldun?
Kazı sırasında insan kalıntıları bulundu.
Caddede bulduğum 20 doları sakladım.
O bizi nasıl buldu?
6. yüzyılın önemli bilim adamları matematikçileri fizikçileri mimarları hepsi burada bulundu
Daha çok haremlik selamlık olarak aynı ortamlarda bulunabiliyorlar
Onlar birbirlerini buldular.
Paramız bitti.