Examples of using "Trésors" in a sentence and their turkish translations:
İran'ın hazineleri,
British Museum'un hazinelerini gördüm.
Bir arkadaş az sayıda hazine kadar çok değerlidir.
Hazinelerin nerede saklandığı bilinmemektedir.
Orada saklı hazineler olduğu dedikodusu yapılıyor.
Büyükbabam bir korsandı, bir hazine avcısıydı.
Kütüphaneler arzulu okuyucular için gerçek hazinelerdir.
Derinlerden gelen bu defineyi toplamaya her yıl yüzlerce insan gelir.
Rahipleri katlettikleri, hazineleri ve kutsal emanetleri çaldıkları Kutsal Ada olarak bilinen Lindisfarne'a