Examples of using "Tout…" in a sentence and their turkish translations:
Her şey durdu.
Her şey değişti.
Her şeyi yiyin.
Her şeyi al.
Yeni bir süpürge temiz süpürür.
Onun hepsini al.
Elinden geleni yap!
Her şeyi, her şeyi hatırlıyorum.
Her şeyi duydum.
Her şey önemlidir.
Her şey önemlidir.
Her şey karardı.
Her şey yolunda.
- Her şeyin bağlı olduğu bir şey vardır.
- Her şey diğer her şeye bağlıdır.
Her şeyini kaybedeceksin.
her şey ama her şey vardı
Doğru gidin.
Her şeyin var mı?
Bana her şeyi göster.
Her şey yolunda.
- Her şeyi denedim.
- Ben her şeyi denedim.
Her şeyi hatırla.
Her şeyi olan biri her şeyini kaybedebilir.
Her şey yeni.
Her şey bozuk.
Hepsi yapılmıştı.
Hepsi gitmişti.
Her şeyi riske attım.
Her şeyi mahvettim.
Her şeyi test ettim.
Tamamen bitirdim.
Her şeyi biliyorsun.
Her şey kolaydı.
Ben her şeyi berbat ettim.
Her şeye sahipsiniz.
Bunu tek başıma yaptım.
Her şeyi duyabiliyordum.
Tom her şeyi reddetti.
Şimdi, ilk olarak
Hepsini nefesinizle dışarı atıyorsunuz,
Bu kadardı.
Bu kadar.
Her şey başa sarıyor.
Her şey akıp gidiyor.
Her şeyi yiyin.
Her şeyi duydum.
Her şeyim var.
Bu yeni baştan oluyor.
Her şeyi duyabiliyorum.
Her şey çalışıyordu.
Her şey çalışıyor.
Her şeyi kapatın.
her şeyi ama her şeyi oynamış adam
O, her şeyde başarılıdır.
O, her şeyi reddetti.
O her şeyi reddetti.
Herkes herkesi bilir.
Doğru gitmeye devam et.
Her şey karardı.
Hepsi yanımızda.
Her şeye sahip olan biri her şeyi kaybedebilir.
Her şey iyi gidiyor.
Her şey istenilen sonucu verecek.
O her şeyi gördü.
O her şeyi gördü.
Her şeyi korumak isteyen her şeyin kaçışına izin verir.
Herkese selam!
Oraya bir şey gidiyor.
Sadece mutlu ol.
Hepsi senindir.
Herkes panikledi.
Her şeyi kendim yapmak zorundaydım.
Oldukça muhteşem, oldukça muhteşem.
KS: Bunların hepsini kendi başına yaptın.
her şeyi ama her şeyi yok edebiliyorlar
herkes onun hakkında her şeyi söyleyebiliyor
Her şey programa uygun.
O bana her şeyi anlattı.
Herkesi bıçakla.
Her şeyi kazandın!
Biz her şeyi denedik.
Onlar her şeyi kaybetti.
Bütün paranı getir.
Hepsini biliyorum.
Her şey iyi olacak.
Her şeyi duymak istiyorum.
Bana her şeyi söyledin mi?
Herkes baktı.
- Herkesi kontrol et.
- Herkesi kontrol edin.
Her şeyi düşünüyorsun.
Her şey düzenlendi.
Hepsini duydun mu?