Examples of using "Plu" in a sentence and their turkish translations:
Yağmur yağdı.
Şiddetli yağmur yağdı.
Bu filmi sevdim.
Dün yağmur yağdı.
Ara sıra yağmur yağıyor.
Onu nasıl buldun?
Dünden beri yağmur yağıyor.
Dün çok yağmur yağdı.
Sevilla'da yağmur yağdı.
Yemeğini beğendin mi?
Bütün gece yağmur yağdı.
Dün sabah şiddetli yağmur yağdı.
Film hoşuna gitti mi?
Seyahat süresince yağmur yağdı.
Oyun ilginç miydi?
Dün şiddetli yağmur yağdı.
Günlerce yağmur yağdı.
Bir hafta boyunca yağmur yağdı.
Geçen sene çok yağmur yağdı.
Üç gündür yağmur yağmaya devam ediyor.
- Beş gün yağdı.
- Beş gün yağmur yağdı.
Geçen yaz çok yağmur yağdı.
Hepimiz filmden hoşlandık.
Sabahtan beri yağmur yağıyor.
Yağmur yağdıktan sonra hava temizdir.
O filmi sevmedim.
- Yağmur üç gün boyunca aralıksız yağdı.
- Üç gün boyunca sürekli yağmur yağdı.
Arka arkaya üç gün boyunca yağmur yağdı.
Tüm toplantı boyunca yağmur yağdı.
Dün tüm öğleden sonra yağmur yağdı.
Dün bütün gün yağmur yağdı.
Bütün gün çok yağmur yağdı.
Yakın zamanlarda sürekli yağmur yağdı.
Üç gün durmadan yağmur yağdı.
Bütün geçen hafta yağmur yağdı.
Herkes onu sevdi.
Beş gün art arda yağmur yağdı.
Dün gece çok yağmur yağdı.
Üç gün devamlı yağmur yağdı.
Bütün gün çok yağmur yağdı.
Geçen gece çokça yağmur yağdı.
Bu kitapların hiçbirinden hoşlanmadım.
- Tam bir hafta boyunca yağmur yağdı.
- Hava bütün hafta yağışlıydı.
- Hafta boyunca yağmur yağdı.
Bütün gün kesintili olarak yağmur yağdı.
Peş peşe beş gün yağmur yağdı.
Ara vermeden bütün gün boyunca yağmur yağıyordu.
Evvelsi günden beri ara sıra yağmur yağıyor.
Üç gün şiddetli yağmur yağdı.
Mary'nin yaptığı şeyi beğenmedim.
Benim bütün gün yağmur yağdığına dair izlenimim var.
Birçok hafta kuru kaldıktan sonra yağmur yağdı.
Aralıksız yağmur yağdı.
Ne yazık ki dün yağmur yağdı.
Bütün öğleden sonra boyunca yağmur yağdı.
Dün bütün gün düzensiz yağmur yağdı.
Yağmur yağdığı için gitmedim.
Sabah saatlerinde şiddetli yağmur yağıyordu.
Senin o filmden hoşlandığına inanamıyorum.
Dün gece yağmur yağıyordu.
- Geçen gece biraz yağmur yağmış olabilir.
- Dün gece biraz yağmur yağmış olabilir.
Dün yağmur yağdı ama bu sabah hava düzeldi.
Ondan hoşlandın mı?
Oraya bisikletle gitmeyi planlıyordum ama yağmur yağdı.
Kelime artık kullanılmıyor.
Bir aydan uzun süredir Afrika'ya yağmur yağmadı.
Yağmura rağmen bu yolculuk beni çok memnun etti, genel olarak.
Yağmur yağdı ve kamp sona erdi,
Saatlerce yağmur yağdı.
Sana gönderdiğim çiçekleri beğendin mi?
Dedem ve büyükannem sütlü kahveyi katiyen sevmezlerdi.
Bu romanı okumaktan hoşlandım.
Bugün tüm gün şiddetli yağmur yağdı.
Sinemaya gittim ama filmden çok hoşlanmadım.
Üç gün boyunca yağmur yağdı.
Dün şiddetli yağmur vardı.
Eğer çok şiddetle yağmur yağmasaydı oyun iptal edilmezdi.
Beth'in çiftlikteki zamanından hoşlanmadığına şaşırdım.
Şiddetli yağmur balık tutmaya gitmemizi engelledi.
Gece boyunca yağmur yağdığı için yollar çok çamurluydu.
Dün bütün gün yağmur yağdı, bu yüzden evde kaldım.
Geçen ay çok yağmurumuz vardı.
Ben ondan çok hoşlandım.
O, ondan çok hoşlandığını söylüyor.
O ondan çok hoşlandığını söylüyor.