Examples of using "Ongles" in a sentence and their turkish translations:
O, tırnaklarına baktı.
ve manikür yapılmış tırnakları vardı.
Tırnaklarını kes.
Onun tırnakları kırmızıdır.
Bir tırnak törpün var mı?
Tırnaklarını ısırmaktan vazgeç.
Tom tırnaklarını yiyiyor.
Benim tırnaklarım çok kısa.
Tırnaklarını ısırma.
Mary'nin çok renkli tırnakları var.
Kadınlar genellikle tırnaklarını boyarlar.
Var gücüyle kendisini savundu.
Tırnaklarını ısırma!
Onlar ayak tırnaklarını boyadı.
Tırnaklarına fondöten sürmemi istiyor musun?
O tamamen Amerikalıdır.
Tırnaklarını yemek kötü bir alışkanlıktır.
Anne, tırnaklarımı keser misin?
Gece tırnaklarımı asla kesmem.
O, tırnaklarını hep kırmızıya boyar.
Senin tırnaklarının altında kir birikmiş.
Tom'un tırnaklarının altında kir vardı.
Tom ayak tırnaklarını kesiyor.
Ve siz gece tırnak kestiğinizde
Gece tırnak kesmenin olayı ise bir Şaman adetidir
Tırnak makası getirmek iyi bir fikirdir.
Gün boyu tırnaklarını kemiriyor.
Saçınızda ya da tırnaklarınızda bir değişiklik fark ettiniz mi?
ki bunlar saç kılı, tırnak örnekleri, süt dişi ve DNA içermektedir.
Gece yine de tırnak kesmek bir olaydı fakat
İnsan saç ve tırnaklarındaki keratin lifinden oluşan boynuz
El tırnakları ayak tırnaklarına göre yaklaşık dört kat daha hızlı büyür.
Ölüm yaklaştığında, yapabileceğiniz bütün şey yavaş yavaş tırnaklarınızı çiğnemektir.
Aynı anda tırnaklarımı kesip ütü yapamam!