Examples of using "Nuage" in a sentence and their turkish translations:
Oort bulutundan haberiniz var mı acaba?
Oradaki buluta bak.
Bu bulut yağmurun habercisi.
Görünürde hiç bulut yoktu.
Bir bulut, güneşi saklıyor.
- Gökyüzü bulutsuzdu.
- Gökyüzünde bulut yoktu.
fakat Oort bulutuna dair henüz
Bir bulut gökyüzünde süzülüyordu.
- O bulut Çin'e benziyor.
- O bulut Çin gibi görünüyor.
Oort bulutunun içerisinde kuyruklu yıldızlar hareketli halde geziyor
Araba toz bulutu kaldırdı.
Bulut, ayı biçimindeydi.
Bulut bir buhar kitlesidir.
Şu bulut balık şeklinde.
Buna büyük bir kuş bulutu da denilebilir.
Oort bulutuna ise sadece 300 yıl kaldı ulaşmasına
ve bu bulut güneş sistemini kaplıyorsa
işte bu cisimler orada oort bulutunu oluşturdu
Bir beyaz bulut, mavi gökyüzünde yüzüyor.
Gökte hiç bulut yoktu.
O bulut bana bir tavşan gibi görünüyor.
Radyoaktif bulut, sınırda durdu.
yahu iyi anladık da bu bulut ney peki?
bütün kuyruklu yıldızlar Oort bulutunun içerisindeyse
oort bulutunun iç kısımlarına bile ulaşamadan
peki bu kadar kuyruklu yıldızın oort bulutunda ne işi var?
Gökyüzünde bir bulut yoktu.
Gökyüzü açık. Görünürde hiç bulut yok.
Gökyüzünde tek bulut bile yok.
Beyaz bir bulut mavi yaz gökyüzünde yüzüyordu.
bizim bildiğimiz yağmur bulutu gibi bir şey mi?
bu oort bulutunun dışından geçen bir tane yıldız
Gökyüzünde tek bir bulut yok.
Ay büyük bir siyah bulut tarafından tamamen gizlendi.
Neredeyse bir deve gibi görünen o bulutu görüyor musun?
Gökyüzünde tek bulut bile yok.
yani oort bulutu güneş sistemini koruyan bir yapı değil
Gökte hiç bulut yok.