Examples of using "Intéressé " in a sentence and their turkish translations:
Tom ilgili görünüyor.
Tom ilgili.
Kimse ilgilenmedi.
Tom hâlâ ilgileniyor mu?
O hâlâ ilgileniyor mu?
Tom ilgili görünüyordu.
Tom ilgilenmiyor.
İlgilenmiyorum.
İngilizceye ilgi duyuyorum.
- Çiçeklerle ilgilenir misin?
- Çiçeklerle ilgilenir misiniz?
- Budizm ile ilgileniyor musun?
- Budizm'le ilgili misin?
Ben ilgiliyim.
İlgilendiği için, o, öğretmenliğe başvurdu.
O müzikle ilgileniyor.
Üzgünüm, ilgilenmiyorum.
Ben sanatla yürekten ilgiliyim.
Kimse senin dediklerinle ilgilenmiyor.
Japon tarihiyle ilgiliyim.
Tom ilgilenmediğini söylüyor.
Tom çok ilgili görünmüyor.
Japon tarihi ile ilgileniyorum.
Ben her zaman sanatla ilgileniyordum.
Tom bana ilgilendiğini söyledi.
Bununla ilgilenebileceğini düşündüm.
Fransızca öğrenmekle ilgilenmiyor musun?
O, birçok şeyle ilgilenmektedir.
Almancamı geliştirmekle ilgiliyim.
Asya tarihi ile ilgileniyorum.
Bu hikayelerden çok etkileniyorum.
O, siyasetle ilgilenmiyor.
Ben her zaman bilimle ilgilendim.
Ben balıkçılıkla çok ilgilenirim.
Ben müzikle çok ilgilenirim.
- Bu hikayeler çok ilgimi çekiyor.
- Bu hikayelerle çok ilgileniyorum.
Japonya tarihiyle ilgileniyorum.
Kariyer fırsatlarıyla ilgileniyor musunuz?
Konuşma İngilizcesi ile daha çok ilgiliyim.
Tom, cazla çok ilgileniyor.
Teşekkür ederim ama ilgilenmiyorum.
İşle çok ilgileniyorum.
Tom hiç ilgili görünmüyordu.
İlgileniyor musunuz?
Fransızcayla çok ilgilenirim.
Gerçekten ilgileniyorum.
Fransızca öğrenmekle çok ilgileniyorum.
- Her zaman siyasetle ilgilenmişimdir.
- Hep siyasetle ilgilenmişimdir.
Yabancı diller ilgini çekmiyor mu?
O olayla özellikle ilgilenmiyorum.
- Tom tavsiyemi zerre umursamıyor.
- Tom önerimi hiç takmıyor.
O onunla sadece ilgilenmiyor, ona deli oluyor.
Şunlardan birini almakla ilgileniyorum.
Ona ilgilenmediğimi söyledim.
Bunu yapmakla pek ilgilenmiyorum.
Onunla ilgilenmiyorum.
Tom'un ilgilenmediğini anlayamıyor musun?
Dillerin dışında, teknolojiyle de ilgileniyorum.
Hâlâ ilgileniyor musunuz?
Neden ilgileniyorsun?
Edebiyata senin kadar ilgi duymuyorum.
Kardeşim İngilizce ve müziğe ilgi duyuyor.
Bir çocuk olmasına rağmen felsefe kitapları okumak ilgisini çekerdi.
İlgileniyormuşum gibi davranmaktan nefret ediyorum.
Bir şeyle meşgulüm, başkasıyla ilgilenmiyorum.
Avustralya'nın tarihi ile ilgileniyorum.
- Bekaretini kaç yaşında kaybettiğin kimseyi ilgilendirmiyor.
- Bekaretinizi kaç yaşında kaybettiğiniz kimseyi ilgilendirmiyor.
- Bekaretini kaç yaşında kaybettiğin kimseyi ilgilendirmez.
- Bekaretinizi kaç yaşında kaybettiğiniz kimseyi ilgilendirmez.
Bizimle gelmek ister misin?
Neden bu kadar ilgileniyorsun?
İlgini çekmeyecektir.
Ben metafizik şeylerle ilgileniyorum.
Gerçekten o kadar ilgilenmiyorum.
İlgilendiğimi itiraf etmek zorundayım.
Ben doğu çömlekçiliği ile ilgileniyorum.
Ben hiç ilgilenmiyorum.
Senin düşüncenle ilgilenmiyorum.
Gelecek hafta benimle Boston'a gitmeyi isteyip istemeyeceğini anlamak için arıyorum.
Gerçekten tarihle ilgilenmiyorum.
İlgilenmiyorum. Defol git.
Ben senin sorunlarınla ilgilenmiyorum.
- Bir ilişki arayışında değilim.
- Bir ilişki ile ilgilenmiyorum.
İlgileneceğinizi düşündüm.
Senin ilgilendiğini biliyoruz.
Hayatının son yıllarında sanatsaldan daha çok bilimsel çalışmalarla ilgilendi burda
Bunu bana söylemene gerek yok. Bu konuya hiç ilgim yok.
Ben maddi kazançla ilgilenmiyorum.
Sanata nasıl ilgi duymaya başladınız?
İlgilenmiyorsun gibi görünüyordu.
Kendini ağırdan satmayı bırak.
Senin kadar siyasetle ilgilenmiyorum.
Açıkçası ilgilenmiyorsunuz.
Bununla ilgilenebilirsiniz.
Fizikle hiç ilgilenmiyorum.
Sanırım almayı ilgileneceğin bir şeyimiz olabilir.