Examples of using "Distancer" in a sentence and their turkish translations:
ancak kendimi nefret dolu görüşlerden uzaklaştırırken
Bir ayıdan daha hızlı koşabileceğinizi hiç sanmıyorum.
bu görüşleri sunan insandan kendimi soyutlamamayı öğrendim.
Bu yavrular o kadar hızlı büyüyor ki, daha şimdiden timsahtan koşarak kaçabiliyorlar.