Translation of "Vite" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Vite" in a sentence and their turkish translations:

- Vite!
- Vite !

Çabuk!

Vite échauffé, vite refroidi.

Maymun iştahlı.

- Fais vite !
- Faites vite !

Onu çabuk yap.

- Viens vite.
- Venez vite.

Çabuk gel.

- Cours vite.
- Il court vite.
- Elle court vite.
- Vous courez vite.

O, hızlı koşar.

Vite!

Çabuk!

- Cours vite.
- Il court vite.

O, hızlı koşar.

- Fais-le vite !
- Faites-le vite !

Onu çabucak yapın.

- Tom conduit vite.
- Tom roule vite.

- Tom hızlı araba sürer.
- Tom hızlı sürer.
- Tom arabayı hızlı sürer.
- Tom hızlı kullanır.
- Tom arabayı hızlı kullanır.
- Tom hızlı araba kullanır.

- Vite, sors d'ici !
- Vite, sortez d'ici !

Çabuk buradan dışarı çık!

J'apprends vite.

Ben hızlı bir öğreniciyim.

Cours vite !

Hızlı koş!

Reviens vite.

- Hemen dön.
- Çabuk dön.

Ils agissent très vite et très vite

çok seri ve hızlı hareket ederler

- Tom s'est vite remis.
- Tom s'est vite rétabli.
- Tom a vite récupéré.

Tom hızla iyileşti.

- Il court très vite.
- Il court fort vite.

- O çok hızlı çalışır.
- O çok hızlı koşar.
- Çok hızlı koşar.

- Tu vas trop vite.
- Vous allez trop vite.

Çok hızlı gidiyorsun.

- Ils parlent très vite.
- Elles parlent très vite.

Onlar çok hızlı konuşuyorlar.

- Un cheval court vite.
- Les chevaux courent vite.

Atlar hızlı koşar.

- Vite, donne-moi ça.
- Vite, donnez-moi ça.

Çabuk, onu bana ver.

- Il conduit très vite.
- Il roule très vite.

O çok hızlı araba sürer.

- Tu conduis trop vite.
- Vous conduisez trop vite.

Çok hızlı sürüyorsun.

- Vous parlez vraiment vite.
- Tu parles vraiment vite.

Gerçekten hızlı konuşuyorsun.

- Viens vite. C'est urgent.
- Venez vite. C'est urgent.

Çabuk gel. Acil.

On va vite !

Hızlı gidiyoruz!

Pas si vite.

O kadar hızlı değil.

Fais vite, Tom.

Acele et, Tom.

Lynn court vite.

Lynn hızlı koşar.

Tu comprends vite.

Çabucak anlıyorsun.

Il apprend vite.

O hızlı öğrenir.

Il parle vite.

O hızlı bir konuşucu.

Va plus vite !

Daha hızlı git!

Il marchait vite.

O, hızla yürüdü.

Tom apprend vite.

Tom hızlı öğrenir.

Elle apprend vite.

O hızlı bir öğrenci.

Vous marchez vite !

Sen hızlı yürüyorsun!

Tom parle vite.

Tom hızlı konuşur.

Je parle vite.

Ben hızlı konuşurum.

Il conduit vite.

O,hızlı araba sürer.

Tu apprends vite.

Sen hızlı bir öğrencisin.

Vous parlez vite.

Sen hızlı konuşuyorsun.

Tom court vite.

Tom hızlı koşar.

Elle court vite.

O, hızlı koşar.

Il marche vite.

O çabucak yürür.

Tom marche vite.

Tom hızlı yürüyor.

Prépare-toi vite.

Çabucak hazırlanın.

Je conduis vite.

- Hızlı sürüyorum.
- Hızlı araç kullanıyorum.
- Ben hızlı sürerim.

Il compte vite.

O hızlı sayar.

Et encore parce que ça bouge vite et vite

ve yine seri ve hızlı hareket ettiği için

- Je peux nager très vite.
- Je nage très vite.

Ben çok hızlı yüzebilirim.

- Tout se passait si vite.
- Tout arrivait tellement vite.

Her şey çok hızlı oluyordu.

- Il nous faut agir vite.
- Nous devons agir vite.
- On doit agir vite.
- Il faut faire vite.
- Nous devons agir rapidement.

Hızlı hareket etmek zorundayız.

- Vite, à l'aide.
- Vite, au secours.
- Dépêchez-vous, aidez-moi.

Acele edin, yardım edin.

Au plus vite on commence, au plus vite on termine.

Erken başlayan erken yol alır.

- Rentre vite à la maison.
- Va vite à la maison !

Çabucak eve git.

- Je les ai vite rattrapés.
- Je les ai vite rattrapées.

Kısa sürede onların hızına yetiştim.

- Tu dois travailler plus vite.
- Vous devez travailler plus vite.

Daha hızlı çalışmak zorundasın.

- Tu devrais parler plus vite !
- Vous devriez parler plus vite !

Daha hızlı konuşabilirsin!

- Il vous faut travailler vite.
- Il te faut travailler vite.

- Çabuk çalışmalısın.
- Çabuk çalışman gerekiyor.

- Tout est arrivé trop vite.
- Tout s'est passé trop vite.

Her şey çok çabuk oldu.

- Peux-tu aller plus vite ?
- Es-tu en mesure d'aller plus vite ?
- Pouvez-vous aller plus vite ?
- Êtes-vous en mesure d'aller plus vite ?

Daha hızlı gidebilir misin?

La nuit tombe vite.

Hava hızla kararıyor!

La nuit tombe vite !

Hava hızla kararıyor!

C'est bien elle. Vite !

Bu kesinlikle o, hadi çabuk!

Il faut faire vite.

Acele etmeliyiz.

Vite, l'aigle est parti !

Çabuk, hazır kartal gitmişken!

Et je fatigue vite.

Ve bu insanı çok hızlı yoruyor.

Trois fois plus vite,

Ya da üç katı hızda

On scanne très vite.

Çok hızlı tarama yapıyoruz.

Allez vite comme l'eau

Su gibi hızlıca git

L'argent liquide file vite.

Hazır para çabuk yenir.

Tom peut courir vite.

Tom hızlı koşabilir.

Qu'il travaille vite, Tom !

Tom ne kadar hızlı çalışıyor!

Tom court très vite.

Tom çok hızlı koşar.

La marée monte vite.

Gelgit hızlı yükseliyor.

Il parle trop vite.

O çok hızlı konuşur.

Sortez d'ici et vite.

Defol buradan ve hızlı bir şekilde.

Il conduit très vite.

O çok hızlı araba sürer.

Tom parle très vite.

Tom çok hızlı konuşur.

Un cheval court vite.

Atlar hızlı koşar.

Il est vite parti.

O, kısa sürede uzaklaştı.

Les garçons courent vite.

Çocuklar hızlı çalışır.

Vais-je trop vite ?

Çok hızlı gidiyor muyum?

Tu roules trop vite.

Çok hızlı sürüyorsun.

Tu es arrivé vite.

Buraya çabuk ulaştın.

Merci, et reviens vite.

Teşekkürler ve hızlıca geri gelin.

Le temps passe vite.

Zaman çabuk geçer.