Examples of using "Croûte " in a sentence and their turkish translations:
onun en dış çevresini ise yer kabuğu çevreliyor
Herhangi bir aperitif hazırladın mı?
yer kabuğu hareketli bir şekilde yüzebiliyor
yer kabuğunda ki kırılmanın çıkardığı titreşimlerin
yer kabuğunun hareketinden kaynaklı oluşan deprem
burada duralım. Bu yüzen yer kabuğu da çarpışıyor mu yoksa?
Bana bir aperitif yapabilir misin?
Sodyum yer kabuğundaki en bol elementlerden biridir.
bu yer kabuğu o akışkan olan magmanın üzerinde bildiğimiz yüzüyor
Senin için bir sandviç hazırladım.