Examples of using "écoutée" in a sentence and their turkish translations:
Neden onu dinledin?
Beni dinliyor musun?
Neden onu dinlemedin?
Neden beni dinlemedin?
Beni dinliyor muydun?
Neden onu dinlemedin?
Kimse beni dinlemedi.
Onun hikayesi dinlemeye değer.
Onlar en azından beni dinledi.
Bir süre onu dinledik.
Neden beni dinlemedin?
ve hikâyemin başka biri tarafından okunduğu ve duyulduğu dünyalar,
Sadece beni dikkatli dinleseydin bunun hiçbiri olmazdı.
Neden seni dinlemedim!
Seni dinlediğime inanamıyorum.