Examples of using "échanger…" in a sentence and their turkish translations:
Ticaret yapacak bir şeyim var.
İşleri değiştirmek ister misin?
Komşularımla sıradan muhabbet mi edeceğim?
Dün satın aldığım bu elbiseyi değiştirmek istiyorum.
Tom yerleri Mary ile karşılıklı değiştirebilmeyi diliyor.
Nerede Yen'i dolar'la değiştirebilirim?
Bu kazağı daha büyük bir biriyle değiştirecek misin?
Odamı, okyanus manzaralı bir odayla değiştirebilir misiniz?
Koltukları değiştirmek ister misin?