Examples of using "Vankilassa" in a sentence and their turkish translations:
Tutuklandığım zaman...
O hapiste.
O, hapishanede öldü.
- Tom hapiste öldü.
- Tom hapishanede öldü.
Tom hâlâ hapishanede.
Niçin hapistesin?
Muhtemelen hapishanede öleceksin.
Tom cezaevinde üç yıl geçirdi.
Hapishanede kocasını ziyaret etti.
Tom cezaevinde iken mutfakta çalıştı.
Ne kadar süredir hapishanedesin?
- Tom artık hapiste değil.
- Tom artık hapishanede değil.
Diğer etki de hapiste geçirdiğimiz yıllardı.
Tom'un hâlâ hapishanede olduğunu düşündüm.
Tom neden hapiste zaman geçirdiğini sordu.
Ölene kadar cezaevinde kalmanı umuyorum.
O, vergi kaçakçılığı suçundan şu anda hapiste.
Tom on yıl önce cezaevinde öldü.
Senin yüzünden aylarca hapiste kaldım.
Tom'un hapishanede olduğu doğru mu?
Hapiste olmak büyük bir yalnızlık çekmek demekti. Hayatta kalmak için
Hapishanedeki yaşam bir hayvanın yaşamından daha kötüdür.
Filozof Sokrates hapishanede arkadaşıyla ölümü tartıştı.
Hapishane aşırı kalabalıktı.
Adam uyuşturucu bulundurmaktan hapiste 3 yıl geçirdi.
Tom'un hapishanede olduğunu unutmayalım.
O, ondan bir sürü para çaldı, bu yüzden o, şimdi hapishanededir.
Tom hapiste otuz yıl geçirdi.
Şimdi sana söylediğim şeylerin çoğu o dönemde, hapishanedeki tecrit sırasında doğdu.