Examples of using "Olento" in a sentence and their turkish translations:
Asya orman kırkayağı, korkutucu bir üne ve yüzyıllar boyu
tersi pis olan dev bir yaratık.
bu devasa yaratık, zırhlı gövdesiyle doğrudan mücadeleye girer.
O bir canlı, dolayısıyla doğal olarak sıçıyor da.
İskandinavya'nın çam ormanlarında neredeyse doğaüstü güçlere sahip bir yaratık yaşar.
Hava olmasa hiçbir yaratık yaşayamaz.
Eğer su olmasa canlılar yaşayamaz.