Examples of using "Kuitenkaan" in a sentence and their turkish translations:
Ben zaten aç değilim.
Ama önemli olan, asla pes etmememiz.
Ama bu sadece sihirle alakalı değil.
Ama sahilde bulduklarınız gibi normal yengeçlerden değiller.
Ama hava şartlarına karşı tam olarak korunaklı değil.
Ama hava koşullarına karşı tam olarak korunaklı değil.
Ben senin düşünceni anlıyorum, ama yine de katılmıyorum.
Sorun şu ki bu tarafta da su bulunduğunun garantisi yok.
Sorun şu ki bu tarafta da su bulunduğunun garantisi yok.
Seninle konuşmamın bir anlamı yok, çünkü zaten söylediğim gibi yapmayacaksın.
Donan bir dilenci tedavi için hastaneye getirildi. Fakat faturayı ödemek için bir senti bile yoktu.