Examples of using "Kiinaa" in a sentence and their turkish translations:
Çince konuşur musun?
Kendi başıma Çince öğreniyorum.
Mary Çince'yi anlar.
Çince konuşabilir misin?
Çince konuşur musun?
İngilizce, Fransızca ve Çince okudum.
Benim hayalim, akıcı bir şekilde Çince konuşmak.
Çinceyi hâlâ iyi yazmıyorum.
Buraya Çince okumak için geldim.
- Bay Brown oğluna Çince öğrettirdi.
- Bay Brown oğluna Çince öğretti.
Ben Çince öğretirim.
- Teyzem hem Çince hem de İngilizce konuşabilir.
- Halam hem Çince hem de İngilizce konuşabilir.
Çince konuşamam. Yalnızca okuyabilirim.
Tüm dünyadaki kurumlar Çin'i bu yasağı kalıcı hale getirmeye zorluyor.
Öğretmen Zhang okulda öğrencilere her gün Çince öğretiyor.
O, Çinli olmasına rağmen Çince konuşmuyor.
Bu kitap Çin hakkında.