Translation of "Mari" in Turkish

0.062 sec.

Examples of using "Mari" in a sentence and their turkish translations:

- Mari virnisti.
- Mari hymyili omahyväisesti.
- Mari virnisteli.

Mary sırıttı.

- Mari valehti ikänsä.
- Mari valehteli iästään.

Mary yaşı hakkında yalan söyledi.

- Mari osaa uida.
- Mari pystyy uimaan.

Mary yüzebilir.

- Mari haaveili naimisiinmenosta.
- Mari haaveili häistä.

Mary evlenme hakkında hayal kurardı.

- Mari on yksinhuoltaja.
- Mari on yksinhuoltajaäiti.

- Mary bekâr bir anne.
- Mary çocuklu bir dul.

- Mari valehteli aviomiehelleen.
- Mari valehteli miehelleen.

Mary kocasına yalan söyledi.

Mari juoksi.

Mary koştu.

Mari punastui.

Mary'nin yüzü kızardı.

- Mari on hyvä kuuntelija.
- Mari osaa kuunnella.

- Mary iyi bir dinleyicidir.
- Mary iyi bir dinleyici.

- Tomi ja Mari riitelivät.
- Tomi ja Mari tappelivat.
- Tomi ja Mari taistelivat.

Tom ve Mary dövüşüyordu.

- Hei kaikki, olen Mari.
- Moi kaikki, mä oon Mari.
- Hei kaikille, olen Mari.

- Herkese selamlar, ben Mary'yim.
- Herkese merhaba, ben Mary'yim.

- Mari piilotti rahat rintaliiveihinsä.
- Mari kätki rahat rintaliiveihinsä.

Mary parayı sütyeninde sakladı.

- Mari ei rakasta minua.
- Mari ei rakasta mua.

Mary beni sevmiyor.

- Mari on muodokas nainen.
- Mari on kurvikas nainen.

Mary düzgün vücutlu bir kadın.

Mene herättämään Mari.

Git ve Mary'yi kaldır.

Mari on pitkä.

Mary uzun boylu.

Mari ymmärtää kiinaa.

Mary Çince'yi anlar.

Mari soittaa pianoa.

Mary piyano çalar.

Mari on akupunkturisti.

Mary bir akupunkturcudur.

Mari on noita.

Mary bir büyücü.

Mari on poikatyttö.

Mary bir erkek Fatma.

Mari pelkää miehiä.

Mary erkeklerden korkar.

Mari inhoaa halloweenia.

Mary Cadılar bayramından nefret ediyor.

Mari on kaunis.

Mary güzel görünüyor.

Mari rakastui Japaniin.

Mary Japonya'ya aşık oldu.

Mari söi grillikanasalaatin.

Mary ızgara tavuk salatası yedi.

Mari on lesbo.

Mary bir lezbiyendir.

Mari on viehättävä.

Mary çekicidir.

Mari on äiti.

Mary bir anne.

Mari on leski.

Mary bir dul.

Mari on äitini.

Mary benim annem.

Mari kaatoi kirsikkapuun.

Mary bir kiraz ağacını devirdi.

Mari kirjoittaa rakkausromaaneja.

Mary aşk romanları yazıyor.

Mari kiristi Tomia.

Tom'a Mary tarafından şantaj yapılıyordu.

Mari auttoi Tomia.

Mary Tom'a yardımcı oldu.

Mari syytti itseään.

Mary kendini suçladı.

Mari on yksinhuoltajaäiti.

Mary bekar bir anne.

Mari on taiteilija.

- Mary bir sanatçıdır.
- Mary bir ressamdır.

Mari hyppäsi altaaseen.

Mary havuza atladı.

Mari on vakooja.

Mary bir casus.

Mari on surffaaja.

Mary sörfçüdür.

- Mari neuloo Tomille villapaitaa.
- Mari on neulomassa Tomille villapaitaa.

Mary Tom'a bir kazak örüyor.

- Mari on luokkansa nätein tyttö.
- Mari on nätein tyttö luokallaan.

Mary sınıfında en güzel kız.

”Moi, onko siellä Mari?” ”Ei vaan Tom. Mari sanoo hei.”

"Merhaba, bu Mary mi?" "Hayır, Tom. Mary merhaba diyor."

- Tomi ja Mari puhuivat sodasta.
- Tomi ja Mari puhu sodast.

Tom ve Mary savaş hakkında konuştu.

- Mari kirjoitti kirjan oravista.
- Mari kirjoitti kirjan, joka käsittelee oravia.

Mary sincaplar hakkında bir kitap yazdı.

- Tomin mukaan Mari teki itsemurhan.
- Tomin mukaan Mari tappoi itsensä.

Tom'a göre, Mary intihar etti.

Tom toivoi, että Mari kertoisi Tomille, missä Mari on ollut.

Tom Mary'nin nerede olduğunu ona söylemesini istedi.

- Tomi ja Mari tulivat käymään.
- Tomi ja Mari tulivat kylään.

Tom ve Mary ziyaret etmek için geldi.

- Mari on Tomin ex-vaimo.
- Mari on Tomin entinen vaimo.

Mary'nin eski-karısıdır.

Mari osaa tanssia hyvin.

Mary iyi dans edebilir.

Mari synnyttää ensi kuussa.

Mary'nin önümüzdeki ay bir bebeği olacak.

Mari osaa puhua japania.

- Mary Japonca konuşabiliyor.
- Mary Japonca konuşabilir.

Mari on unelmieni nainen.

Mary hayallerimin kadını.

Mari on kuuluisa palkkionmetsästäjä.

Mary ünlü bir ödül avcısıdır.

Mari alkaa käydä hermoilleni.

Mary sinirlerime dokunuyor.

Mari viettää tuntikausia kylpyhuoneessa.

Mary banyoda saatler harcıyor.

Mari käyttää urheillessaan urheiluliivejä.

Mary antrenman için sporcu sütyeni giyiyor.

Mari on jokseenkin ylimielinen.

Mary biraz kibirli.

Mari on Tomin isoäiti.

Mary Tom'un büyükannesidir.

Mari löydettiin kujalta kuolleena.

Mary bir sokakta ölü bulundu.

Mari haluaa tulla kuuluisaksi.

Marie ünlü olmak istiyor.

Mari kätki kasvonsa käsiinsä.

Mary elleriyle yüzünü sakladı.

Mari oli pukeutunut näyttävästi.

Mary öldürmek için giyinmişti.

Mari pitää usein valevihkisormusta.

Mary genellikle sahte evlilik yüzüğü takıyor.

Mari hiipi ulos talosta.

- Mary gizlice evden çıktı.
- Mary çaktırmadan evden dışarı çıktı.

Tomi ja Mari riitelivät.

Tom ve Mary tartıştı.

Mari tanssi metsässä kuunvalossa.

Mary ay ışığında ormanda dans etti.

Mari tykkää country-musiikista.

Mary, country müzikten hoşlanır.

Mari löysi nelilehtisen apilan.

Mary dört yapraklı bir yonca buldu.

Mari otti korvakorunsa pois.

Mary küpelerini çıkardı.

Iskä, Mari löi mua!

Baba, Mary bana vurdu!

Mari on Tomin tyttöystävä.

Mary, Tom'un kız arkadaşıdır.

Mari syö päivällistä seitsemältä.

Mary akşam yemeğini yedide yer.

Mari tarvitsee uudet kengät.

Mary'nin yeni ayakkabıya ihtiyacı var.

Mari on minun vaimoni.

- Mary benim karım.
- Meri benim karım.

Mari on hyvä koripallossa.

Mary basketbolu iyi oynar.

Mari masentui Tomin takia.

Meryem Tom yüzünden bunalıma girdi.

Mari oli aivan järkyttynyt.

Mary harap edilmişti.

Mari teki oman hääpukunsa.

Mary kendi gelinliğini yaptı.

Mari sai Nobelin palkinnon.

Mary bir Nobel ödülü kazandı.

Mari on todella kaunis.

Mary çok güzel.

Mari tykkäsi kiusata veljeään.

Mary erkek kardeşini kızdırmaktan hoşlandı.

Mari tykkää kiusata veljeään.

Mary erkek kardeşini kızdırmaktan hoşlanır.

Mari penkoi käsilaukkunsa ympäri.

Mary çantasını karıştırdı.

Mari on nyt äitiyslomalla.

Mary şimdi doğum izninde.

Mari on Tomin miniä.

Mary Tom'un gelini.

Mari on Tomin kaksossisar.

Mary Tom'un ikiz kız kardeşidir.

Mari tapasi Tomin täällä.

Mary Tom'la burada buluştu.

Mari on koukussa rakkaustarinoihin.

Mary aşk hikayeleri bağımlısıdır.

Tietävätkö Tom ja Mari?

Tom ve Mary biliyor mu?

Mari on Tomin sisko.

Mary Tom'un kız kardeşi.