Examples of using "Timid" in a sentence and their turkish translations:
Ben çekingenim.
O çok ürkek.
Çok ürkeksin.
Tom çekingen.
Tom ürkek değildir.
Tom çekingendi.
Ben oldukça ürkeğim.
O çok ürkek.
Tom pısırık bir çocuktu.
Tom çok ürkektir.
Biz çekingeniz.
Sen çekingensin.
Tavşanlar ürkektir.
Sanırım Tom çekingen.
Tom ürkek, değil mi?
Tom ürkek bir çocuk.
Tom pısırık bir çocuk değil.
Tom'un ürkek olduğunu sanmıyorum.
Ürkek adam korkuyla titredi.
Bir fare çekingen bir yaratıktır.
O, bir tavşan kadar ürkek.
Tom utangaç değil.
Tom utangaçtı.
Tavşan gibi ürkekti.
O, süt dökmüş kedi gibi.
Tom bunu yapmak için çok ürkek.
Tom utangaç.
Tom çok utangaçtır.
Onun böyle ürkek olduğunu düşünmemiştim.
- Tom'un bu kadar ürkek olacağını düşünmedim.
- Tom'un bu kadar çekingen olacağını düşünmedim.
Tom eskisi kadar çekingen değil.
Bob çok çekingendir ve kızlarla sohbet ederken kızarır.
O ürkek görünüyor, ama o aslında iradeli bir kişidir.
Bazı konularda çekingen olmasına rağmen, başkalarında çok cesurdu.
- O çok ürkek bir kız.
- O çok çekingen bir kız.
Bayan Pate yüz kişinin önünde bir konuşma yapma hakkında çekingen hissetti.
Genel olarak konuşursak, biz Japonlar yabancı dilleri konuşmaktan çok çekiniyoruz.
O yirmi yaşına girmesine rağmen, o kızlarla sohbet etmek için hala çok çekinden.
- Tom oldukça çekingen, değil mi?
- Tom oldukça korkak, değil mi?
- Tom oldukça ürkek, değil mi?