Translation of "Spill" in Turkish

Don't spill the soup.

Çorbayı dökme.

What did you spill?

Ne döktün?

Don't spill the beans.

Fasulyeleri dökmeyin.

What did Tom spill?

Tom ne döktü?

She may spill the beans.

O, ağzından kaçırabilir.

Did Tom spill something again?

Tom tekrar bir şey döktü mü?

Tom may spill the beans.

Tom fasulyeleri dökebilir.

I'll try not to spill anything.

Bir şey dökmemeye çalışacağım.

The oil spill polluted the bay.

Petrol sızıntısı körfezi kirletti.

Be careful not to spill your beer.

Biranı dökmemek için dikkatli ol.

People often spill their guts to bartenders.

İnsanlar genellikle içlerini barmenlerinine dökerler .

Don't spill your wine on the upholstery.

Şarabını döşemeye dökme.

Fortunately, we've never had an oil spill.

Neyse ki, hiç petrol sızıntısı yaşamadık.

Did you spill something on my book?

Kitabımın üstüne bir şey mi döktün?

Tom was really careful not to spill the coffee.

Tom kahveyi dökmemek için gerçekten dikkatliydi.

- I have not eaten any seafood since the recent oil spill.
- I haven't eaten any seafood since the recent oil spill.

Son petrol sızıntısından beri hiç deniz ürünü yemedim.

Tom is being very careful not to spill any gasoline.

Tom herhangi bir benzini dökmemek için çok dikkatli davranıyor.

I've just wiped the coffee spill off the kitchen counter.

Şimdi mutfak tezgahının üstündeki kahve lekesini sildim.

If you spill boiling water, you can easily scald yourself.

Kaynar suyu dökerseniz kendinizi yakmanız işten bile değildir.

Be careful not to spill gasoline when filling the tank on your lawn mower.

Çim biçme deposunu doldururken benzin dökmemeye dikkat edin.

Two new species of pancake batfishes have been found in the area affected by the BP oil spill.

BP petrol sızıntısından etkilenen bölgede iki yeni krep yarasa balığı türü bulundu.