Translation of "Slump" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Slump" in a sentence and their turkish translations:

Tom's in a slump lately.

Tom son zamanlarda bir çöküş içinde.

He seems to be in a slump.

O bir çöküş içinde görünüyor.

Tom seems to be in a slump.

- Tom düşüşe geçmiş gibi.
- Tom formsuz görünüyor.

The stock market is in a prolonged slump.

Menkul kıymetler borsası sürüp giden bir ekonomik kriz içindedir.

The Taiwanese dollar appreciated, causing Taiwanese exports to slump.

Tayvan doları değer kazandı ve Tayvan ihracatının düşmesine neden oldu.

Many people will lose their jobs due to the slump in the auto industry.

Otomobil sektöründeki çöküşten dolayı çoğu insan işsiz kalacak.

If you eat a light lunch, you're likely to avoid a mid-afternoon energy slump.

Hafif bir öğle yemeği yersen, öğleden sonra oluşan mahmurluğu engellersin.

I've got to find the cause quickly, get out of this slump and live up to Mr. Tanizaki's expectations.

Nedeni çabucak bulmalıyım, bu çöküntüden kurtulup Bay Tanizaki'nin beklentilerini karşılamalıyım.