Translation of "Robbers" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Robbers" in a sentence and their turkish translations:

Robbers wrecked the mail train.

Soyguncular posta trenini mahvetti.

Robbers prowl around at midnight.

Hırsızlar gece yarısı kol gezer.

Two robbers broke into a store.

İki soyguncu bir mağazaya girdi.

A fat cash register attracts robbers.

Dolu bir yazar kasa soyguncuları çekiyor.

The bank robbers were wearing masks.

Banka soyguncuları maske takıyorlardı.

They caught the robbers red-handed.

Onlar soyguncuları suçüstü yakaladılar.

The boys played cops and robbers.

Çocuklar polisler ve soyguncular oynuyordu.

The bank robbers dispersed in all directions.

Banka soyguncuları bütün yönlere dağıldılar.

The bank robbers killed everyone but Tom.

Banka soyguncuları Tom hariç herkesi öldürdü.

All the bank robbers were wearing masks.

Bütün banka soyguncuları maske takıyorlardı.

The bank robbers are still at large.

Banka soyguncuları hâlâ kaçak.

Tom gave the robbers everything they wanted.

Tom hırsızlara istedikleri her şeyi verdi.

Tom gave the robbers everything he had.

Tom sahip olduğu her şeyi soygunculara verdi.

Tom and Mary are playing cops and robbers.

Tom ve Mary hırsız polis oyunu oynuyorlar.

Tom gave the robbers what they asked for.

Tom hırsızlara istediklerini verdi.

The bank robbers killed one guard and injured another.

Banka soyguncuları bir bekçiyi öldürdü ve diğerini yaraladı.

Tom gave the robbers all the money he had.

Tom üzerindeki tüm parayı soygunculara verdi.

Layla gave the robbers her purse but they weren't satisfied.

Leyla soygunculara çantasını verdi ama onlar tatmin olmadılar.

The robbers made away with all the money in the safe.

Soyguncular kasadaki bütün parayı çalıp kaçtı.

The robbers came out from behind the trees and attacked him.

Soyguncular ağacın arkasından çıktılar ve ona saldırdılar.

Tom and the rest of the robbers rendezvoused at a subway station.

Tom ve kalan soyguncular bir metro istasyonunda buluştular.

- Tom gave the muggers what they wanted.
- Tom gave the robbers what they wanted.

Tom soygunculara istediklerini verdi.