Examples of using "Handed" in a sentence and their turkish translations:
- Ben solağım.
- Solağım.
Ben sağlakım.
Tom sol elini mi yoksa sağ elini mi kullanır?
Tom solak.
O solak.
- Ben solağım.
- Solağım.
Personel eksikliğimiz var.
Benim personelim yetersiz.
Tom Mary'ye çantasını uzattı.
Mary solaktır.
Tom Mary'ye bir şey uzattı.
Hiç kimse Tom'a bir şey vermedi.
Tom sol elle yazar.
Tom solak mı?
Tom eli boş döndü.
Tom sağlaktır.
Elemanımızın az olduğu apaçık.
Ona bir harita verdim.
Tom Mary'ye bir bıçak uzattı.
Tom anahtarı Mary'ye uzattı.
Tom bana bir sandviç verdi.
Tom makası Mary'ye uzattı.
Tom broşürleri Mary'ye uzattı.
Tom süpürgeyi Mary'ye uzattı.
Tom Mary'ye bir broşür uzattı.
Tom Mary'ye bir sandviç verdi.
Tom kalemi Mary'ye verdi.
- Tom bana bir zarf verdi.
- Tom bana bir zarf uzattı.
Mektubu Tom'a verdim.
Tom mektubu bana verdi.
Tom bana paketi verdi.
O, ona anahtarı verdi.
Polis onu suçüstü yakaladı.
O bana bir kartpostal verdi.
O, raporunu uzattı.
Biz onu suçüstü yakaladık.
- Suçüstü yakalandılar.
- Onlar suçüstünde yakalandılar.
Tom Mary'ye bazı resimler uzattı.
Tom Mary'ye biraz para uzattı.
Tom Mary'ye bir not uzattı.
Tom Mary'ye bir fincan uzattı.
Tom Mary'ye mektubu uzattı.
Tom Mary'ye klipsli kağıt altlığını uzattı.
Tom Mary'ye menüyü uzattı.
Eldivenlerini ona uzattım.
Tom bana telefonu uzattı.
Tom kağıdını teslim etti.
Tom Mary'ye belgeyi uzattı.
Tom fotoğrafı Mary'ye uzattı.
Tom onu Mary'ye uzattı.
Tom dürbünü bana uzattı.
O istifasını verdi.
Tom'a bir bıçak uzattım.
Tom'a cep fenerimi uzattım.
Tom'a zarfı uzattım.
Çoğu insan sağlaktır.
O bana sandviçimi uzattı.
Tom Mary'ye dürbünü uzattı.
Tom Mary'ye çantasını uzattı.
Tom Mary'ye el fenerini uzattı.
Tom Mary'ye evrak çantasını uzattı.
Tom kutuyu Mary'ye uzattı.
Tom, Mary'ye kitabı uzattı.
Tom Mary'ye telefonunu uzattı.
Tom Mary'ye anahtarını uzattı.
Tom Mary'ye kartını uzattı.
Tom Mary'ye bir kalem uzattı.
Tom Mary'ye bir defter uzattı.
Tom Mary'ye bir kadeh uzattı.
Tom Mary'ye bir içki uzattı.
Tom Mary'ye bir şişe uzattı.
Tom Mary'ye bir muz uzattı.
Tom suçüstü yakalandı.
Tom mesajı Mary'ye uzattı.
Tom anahtarı Mary'ye uzattı.
Ben eve eli boş geldim.
Tom fotoğrafları Mary'ye uzattı.
Tom Mary'ye bir zarf verdi.
Tom Mary'ye anahtarları uzattı.
O, ona bir kitap uzattı.
Tom Mary'ye bir havlu uzattı.
Tom Mary'ye cüzdanını uzattı.
O, ona ceketini verdi.