Examples of using "Prevail" in a sentence and their turkish translations:
Biz galip geleceğiz.
Adalet hüküm sürecek.
Aşk galip gelecektir.
Sen hüküm süreceksin.
Komünizm galip gelecek.
Komünizm galip gelecek!
Sağduyu galip gelmeli.
Adalet daima yerini bulmaz.
Gerçek her zaman galip gelecektir.
Merhametin üstün geleceğini umut edelim.
Kolombiya'da Katolik gelenekleri hakimdir.
Döşemede yeşil tonlar hakimdi.
Adalet sonunda galip gelecek.
Bilgelik, güce baskın gelmez.
Her yerde yargılayanlar hüküm sürüyor.
- Tom sağduyu çağrısında bulundu.
- Tom soğukkanlı olanların kazanmasını diledi.
- Tom aklıselim çağrısı yaptı.
- Tom aklıselimin galip gelmesini arzu ettiğini söyledi.
Maalesef galip gelmemiz imkansızdı.
Kardeşliğin anlaşmazlığa galip gelmesini diliyoruz.
Rakiplerimize karşı muhakkak üstünlük sağlayacağız.
Adaletsizlikten, anlayışsızlık ve haddi aşmaktan asla sakınmayın. Akıl galip gelecektir.
Onu benimle buluşmaya razı ettim.
Fikrini değiştirmek için onu ikna etmeye çalıştım.
kendi durumunun sert gerçekleriyle yüzleşti.
Ülkemiz galip gelecek çünkü ordumuz büyük ve cesur bir ordudur.
havanın hakim olduğu bölgede BAE yağan yağmurda başarılı oldu
Bu dünyada, kamusal hayatta kabul edilenlerden farklı davranış kuralları hakimdir.
Ödeviniz için size ek süre verme konusunda öğretmeninizi ikna edip edemeyeceğinize bir bakın.
Onu başarılı bir şekilde ikna ettim ve flört ettik.
Avrupa Birliği, birbirine daha bağlı ve daha etkin hale gelmelidir. Bunun başka yolu yok. Akıl, ancak makul insanlar birlikte kararlı bir şekilde hareket ettiğinde üstün gelebilir.
Fakat dedi ki: Senin adın Yakup değil, İsrail olacak; Tanrı'ya karşı güçlüysen, insanlara karşı daha ne kadar galip geleceksin?
Karanlıkta korkunç şekiller göreceksin, kötü sesler kulağına fısıldayacak, fakat sana zarar vermeyecekler, çünkü küçük bir çocuğun saflığına karşı cehennem güçleri üstün gelemez.