Translation of "Organ" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Organ" in a sentence and their turkish translations:

No other organ,

Başka hiçbir organ,

That's a huge organ.

O çok büyük bir organ.

Organ donations save lives.

Organ bağışları hayatlar kurtarır.

- Can you play the organ?
- Are you able to play organ?

Org çalabilir misin?

The organ started to play.

Org çalınmaya başladı.

The function creates the organ.

Fonksiyon organ yaratır.

I can't play the organ.

Org çalamam.

Can you play the organ?

Org çalabilir misin?

The surgeon removed the wrong organ.

Cerrah yanlış organı çıkardı.

Tom plays organ at our church.

Tom bizim kilisede org çalıyor.

Certain religions are against organ donation.

Bazı dinler organ bağışına karşıdır.

Tom underwent an organ transplant surgery.

Tom'a organ nakli ameliyatı yapıldı.

Tom plays the organ very well.

Tom çok iyi org çalar.

This cathedral has a large organ.

Bu katedralin büyük bir orgu vardır.

Tom registered to become an organ donor.

Tom bir organ bağışçısı olmak için kayıt yaptırdı.

Aren't you able to play the organ?

Sen org çalamaz mısın?

There is usually an organ in a church.

Bir kilisede genellikle org bulunur.

The most important sex organ is the brain.

En önemli seks organı beyindir.

That's amazing this organ can do such a thing.

Böyle bir organın bunu başarması cidden mükemmel bir şey.

The surgeon persuaded him to undergo an organ transplant.

Cerrah bir organ nakli geçirmesi için onu ikna etti.

Tom has an organ donor card in his wallet.

Tom'un cüzdanında bir organ bağış kartı var.

Are there any religions that don't permit organ donation?

Organ bağışına izin vermeyen hiç din var mı?

Tom plays the drums as well as the organ.

Tom davulu organ kadar iyi çalar.

The skin is the largest organ of the body.

Deri, vücudun en büyük organıdır.

The liver is an organ of the human body.

Karaciğer insan vücudunun bir organıdır.

The surgeon persuaded me to undergo an organ transplant operation.

Cerrah beni bir organ nakli operasyonu geçirmem için ikna etti.

Mary was impressed by the big organ in the church.

Mary kilisedeki büyük orgdan etkilenmişti.

The clitoris is the most sensitive organ of a woman.

Bir kadının en duyarlı organı klitoristir.

The brain is the most complex organ in the body.

Beyin vücuttaki en karmaşık organdır.

If you donate an organ, you could save a life.

Organ bağışlarsanız, bir hayat kurtarabilirsiniz.

And massive organ damage resulted from a lack of transported oxygen.

ve taşınan oksijen yetersizliği sonucu ciddi organ hasarı meydana geliyor.

I have never seen such a bad sex organ in my life

ben hayatımda bu kadar kötü bir cinsel organ görmedim

If you donate an organ, you'll be able to save a life.

Organ bağışlarsanız, bir hayat kurtarabilirsiniz.

Was that Tom who was playing the organ at church last Sunday?

Geçen pazar kilisede organ çalan Tom muydu?

Which is easier for you to play, the piano or the organ?

Hangisini çalman daha kolay, piyanoyu mu yoksa orgu mu?

If you agree to become an organ donor, you may help save someone's life.

Organ bağışçısı olmayı kabul edersen, birinin yaşamını kurtarmasına yardım edebilirsin.

What is the largest organ in the human body? The answer may surprise you.

İnsan vücudundaki en büyük organ nedir? Cevap sizi şaşırtabilir.

If my plane doesn't crash, and if I do not get kidnapped by organ thieves, I will drop you a line at the beginning of the week.

Uçağım düşmezse ve organ mafyası tarafından kaçırılmazsam hafta başında sana yazacağım.