Examples of using "Opposes" in a sentence and their turkish translations:
O, ırkçılığa karşı çıkar.
O, ırksal ayrımcılığa karşı çıktı.
O, bu projeye karşı çıkıyor.
O, bu girişime karşı çıkıyor.
O bana her defasında karşı çıkar.
Bu standartlara karşı savaşan, başkaldıran herkes de
Planıma kim karşı çıkarsa çıksın, onu uygulayacağım.
Tom'a karşı gelen birine ne olduğunu gördüm.
Benim oğlum şimdi bir asi yaşta görünüyor ve pervasızca bize karşı çıkıyor.
Tom, İngiliz Kilisesinin Birleşik Krallık hükümetinden ayrılmasına karşıdır.