Examples of using "Notice" in a sentence and their turkish translations:
Kimse fark etmeyecek.
İnsanlar fark edebilir.
Fark etmedim.
Tom fark etti mi?
Tom fark etmeyecek.
Fark etmedik.
Biri fark etmedi mi?
Sami fark etmedi.
Tom haber verilmeden görevden alındı.
Başka biri bunu fark etti mi?
Ama Roma da bunun farkına varmıştı.
Ben bunu fark etmedim.
O haber vermeden geldi.
O bildirmeden geldi.
O, uyarmadan ayrıldı.
Onun farkındayım.
Biri bunu fark etti mi?
O beni fark etmedi.
Onu fark ettin mi?
Bunu fark ettin mi?
Kim fark edecek?
Ben istifa ettim.
Bir şey fark etmiyor musun?
Fark etmemiştim bile.
Ben hiçbir şey fark etmedim.
Ben gerçekten fark etmedim.
Tom fark etmemişti bile.
Tom bunu fark etmedi.
Tom fark etmeyecek bile.
- O bana haber vermedi.
- O beni fark etmedi.
Tom beni fark etmedi.
Kimseyi fark etmedim.
Sonraki duyuruya kadar bekle.
Bunu fark etmedin mi?
Leyla farkına bile varmadı.
Tom'u fark etmemişim.
Tom hiçbir şey fark etmedi.
- Tom habersizce ayrıldı.
- Tom haber vermeden çıktı.
- Tom ihbarsız işten ayrıldı.
Bunu fark etmedim.
Bunu fark etmedin mi?
Tom Mary'yi fark etmedi.
Beni fark etmemiş gibi davrandı.
Tom Mary'yi fark etmemiş gibi davrandı.
Tom beni fark etmemiş gibi davranıyordu.
Bunu fark etmedim.
ve böyle şeyleri fark ederim.
Herhangi bir değişiklik fark ettiniz mi?
Bildirim kötü biçimde basıldı.
Ben bir haber koydum.
Bunu ne zaman fark ettin?
Tom bir şey fark etmedi.
Seni fark etmemişim bile.
- Biri tuhaf bir şey fark etti mi?
- Olağan dışı bir şeyler fark eden oldu mu?
Tuhaf bir şey fark etmedim.
İlanı okudun mu?
Biz onun üzüntüsünü fark etmedik.
Böyle şeyleri fark ederim.
Tom'un gittiğini fark ettin mi?
Üzgünüm, onu fark etmedim.
Şüpheli bir şey fark etmedim.
Tom bildirimsiz kovuldu.
Biri farkına varacak.
Tom herhangi bir değişiklik fark etmedi.
Tom fark etmemiş gibi davranıyordu.
Tom haber vermeden ayrıldı.
Fark etmeyeceğimi mi düşündün?
Belki de Tom, Mary'yi fark etmedi.
Herhangi bir hata fark ettin mi?
O, şüpheli bir şey fark etmedi.
Tom Mary'nin gittiğini fark etmedi.
Tom değişimi fark etmedi.
Onu fark etmedim bile.
Başka kimse bunu fark etti mi?
Ben farklı bir şey fark etmedim.
Biri sizi fark edecek.
Umarım, Tom bir şey fark etmeyecek.
Değişikliği fark etmedi.
Tom'u fark etmemişim bile.
Ben kusuru fark etmedim.
Hiçbir değişiklik fark etmedim.
Çoğu insan bunu fark etmeyecek.
Tom beni fark etmemişti bile.
Tom farkına varmış gibi görünmüyordu.
Tom muhtemelen onu fark etmedi.
Tom şüpheli bir şey fark etmedi.
Tuhaf bir şey fark ettin mi?
Tom'un saçını fark ettin mi?
Onları fark etmedim bile.
- Onu hiç fark etmedim bile.
- Ben onu fark etmedim bile.
Onu hiç fark etmedim bile.
O, şüpheli bir şey fark etti mi?
Olağan dışı bir şey fark etmedim.
- Uyarısız kovuldu.
- Haber verilmeden kovuldu.
- Uyarı yapılmadan işten çıkarıldı.
- Uyarılmadan görevden alındı.
Hiç kimse onu fark ediyor gibi görünmüyordu.
İnşallah o bir şey fark etmez!
O asla farkı fark etmeyecek.
Sen farkı asla fark etmeyeceksin.
Umarım fark etmez.
Umarım o fark etmez.