Translation of "Lap" in Turkish

Come, sit on my lap.

Gel, kucağıma otur.

Everything fell into my lap.

Her şey ayağıma gelmişti.

And your hands within your lap.

elleriniz dizlerinizin üzerinde.

Her hands rested on her lap.

O, ellerini kucağına koydu.

Can I sit on your lap?

Kucağına oturabilir miyim?

Tom sat on his father's lap.

Tom babasının kucağına oturdu.

Tom fell off his mother's lap.

Tom annesinin kucağına düştü.

May I sit on your lap?

Senin kucağına oturabilir miyim?

The child slept on its mother's lap.

Çocuk, annesinin kucağında uyudu.

Tom was sitting on his mother's lap.

Tom annesinin kucağında oturuyordu.

Mary was sitting on her mother's lap.

Mary annesinin kucağında oturuyordu.

The child was sleeping on its mothers lap.

Çocuk annesinin kucağında uyuyordu.

You could sit on my lap if you want.

İstersen kucağıma oturabilirsin.

Allowed you all to sit in her lap for a few days."

kucağında bir kaç güzel gün geçirmenizi dilerim" dedi.

And with tongues almost the length of their bodies, they lap the sugary nectar deep within.

Neredeyse vücutları kadar uzun dilleriyle derinlerdeki şekerli nektarı çekerler.

Mary’s cat is so sweet that I really don’t mind him curling up in my lap, but the way he insists on kneading my legs with his claws makes me feel like a pincushion.

Mary'nin kedisi o kadar tatlı ki onun kucağımda kıvrılıp yatmasını gerçekten umursamıyorum fakat pençeleriyle bacaklarımı ovmakta ısrar etme tarzı bana iğne yastığı gibi hissettiriyor.