Examples of using "Insist" in a sentence and their turkish translations:
Eğer ısrar ediyorsanız.
Israr etmeliyim.
Bu konuda ısrar ediyorum.
En iyide ısrar et.
İçeri buyurun. Israr ediyorum.
Israr edersen giderim.
Masum olduğum konusunda ısrar ediyorum.
Bunu şimdi yapmamızı ısrar ediyorum.
Onun gitmesi gerektiğinde ısrar ediyorlar.
Eğer ısrar ederseniz, onu yaparım.
Senin mevcut olmanda ısrar ediyorum.
Ben derhal ayrılmamızda ısrar ediyorum.
Neden gitmekte ısrar ediyorsun?
Israr edersen onu yaparım.
İstisna yapılmamasında ısrarcıyım.
Ben peşin ödenmesi konusunda ısrar ediyorum.
Tom'u yalnız bırakman konusunda ısrar ediyorum.
Israr edersen, bir tane daha içeceğim.
Tom'un bunu yaptığımızda ısrar edip etmeyeceğini merak ediyorum.
Onun bizimle gitmesi gerektiği konusunda ısrar ediyorum.
Neden ısrar ediyorsun? Zaten hayır dedim!
Orada daha uzun kalması için ısrar ederler.
Ben muhtemelen bir şeyi yanlış anladım, bu yüzden ısrar etmeyeceğim.
Her zaman haklı olduğun konusunda ısrar ediyorsun.
Jimmy benim onu hayvanat bahçesine götürmem için ısrar ediyor.
Sami kimseyi öldürmediği konusunda ısrar etmeye devam etti.
ama aynı zamanda birlikte zorlukları yeneceğimiz bir dünya.
Kimileri televizyonun faydadan çok zarar getirdiğini iddia ediyor.
Burada Siemens'te, biz en yüksek kalitede ısrar ediyoruz.
Bazıları, İspanyol Pansiyonu'nun pornografik bir film olduğunda ısrar ediyorlar.
Onu davette her zaman niye ısrar ediyorsun anlayamıyorum.
İşleri bizim yolumuzla yapmanız için ısrar etmiyoruz.
Tom neden Mary'nin onun için yaptığı konusunda ısrar etmeli?
- O buluşmanın olabildiğince kısa sürede düzenlenmesinde ısrar ediyoruz.
- En kısa sürede bir toplantı düzenlenmesini ısrar ediyoruz.
Her zaman politika konuşmayı ısrar eden insanları sevmem.
Üzgünüm ama benim ısrar etmem gerek. Onunla konuşmak zorundayım.
Böyle davranmakta ısrar edersen talihsiz şeyler olabilir.
Bana yemek ısmarlamakta ısrar edebileceği aklımın ucundan dahi geçmezdi.
Bir kask giymeden motosiklete binmekte ısrar edersen, ateşle oynuyorsun.