Translation of "Financial" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Financial" in a sentence and their turkish translations:

Even financial transactions.

hatta finansal işlemler.

Better financial security,

daha güçlü bir ekonomik güvenlik,

"Elitist Financial Overlords,"

"Acımasız Kozmopolit Fareler"

With a financial reward.

ilk katılımı başlattık.

For example, financial loss:

Örneğin, maddi kayıp:

He's a financial wizard.

O bir finansal dahi.

Tom's troubles weren't financial.

Tom'un sorunları mali değildi.

Tom needs financial help.

Tom mali yardıma ihtiyacı var.

She needed financial aid.

O, mali yardıma ihtiyaç duyuyordu.

I'm a financial expert.

- Ben bir mali uzmanım.
- Ben bir finansal uzmanım.

Tom has financial problems.

- Tom para sıkıntısı yaşıyor.
- Tom'un maddi problemleri var.
- Tom'un ekonomik sorunları var.
- Tom para sıkıntısı çekiyor.

financial training, and job placement.

ve işe yerleştirilme imkânları da var.

And financial difficulty or unemployment.

risk faktörleriyle bağlantılı olduğunu söylüyor.

They had the biggest financial

Tarihlerindeki en büyük mali kriz!

My financial worries are over.

Mali sorunlarım bitti.

The financial prospects are excellent.

- Finansal beklentiler mükemmel.
- Mali görünümler mükemmel.
- Mali beklentiler mükemmel.

I need some financial advice.

Biraz mali tavsiyeye ihtiyacım var.

Tom is a financial analyst.

Tom bir finansal analist.

I am in financial difficulties.

Mali sıkıntılar yaşıyorum.

They are suffering financial difficulties.

- Finansal zorluk çekiyorlar.
- Mali zorluklar yaşıyorlar.

They are facing financial problems.

Onlar mali sorunlarla karşı karşıya.

Financial decisions are very important.

Mali kararlar çok önemlidir.

Will I receive financial aid?

Finansal yardım alacak mıyım?

No financial details were disclosed.

Hiçbir mali ayrıntı açıklanmadı.

I'm not a financial expert.

Ben bir finans uzmanı değilim.

Are you having financial problems?

Parasal sorunlar yaşıyor musunuz?

Tom is a financial wizard.

Tom bir mali sihirbaz.

Do I have financial problems?

Benim mali sorunlarım var mı?

Our financial problems are serious.

Finansal sorunlarımız ciddi.

Tom is facing financial problems.

Tom mali sorunlarla karşı karşıya.

Tom is having financial problems.

Tom maddi sıkıntılar yaşıyor.

Limited financial aid is available.

Sınırlı mali yardım mevcuttur.

Tom is having financial difficulties.

Tom mali zorluklar yaşıyor.

Tom is a financial advisor.

Tom finans danışmanı.

Tom is a financial adviser.

Tom finansal bir danışman.

In the financial collapse of 2008,

2008 ekonomik çöküşünde,

I don't have huge financial stress.

Öyle büyük ekonomik sıkıntım da yok.

The company is in financial difficulties.

Şirket maddi zorluklar içinde.

Russia is facing great financial difficulties.

- Rusya büyük finansal zorluklarla karşılaşıyor.
- Rusya büyük finansal zorluklarla karşı karşıyadır.

The government's financial situation is tense.

Hükümetin mali durumu sıkıntılı.

Mr Brown is our financial adviser.

Bay Brown mali danışmanımızdır.

Obama focused on the financial crisis.

Obama mali kriz üzerinde odaklandı.

We decided to cease financial support.

Finansal desteği durdurmaya karar verdik.

I need a good financial adviser.

İyi bir mali danışmana ihtiyacım var.

He led me to financial ruin.

O beni mali yıkıma götürdü.

The company is in financial trouble.

Şirket mali sıkıntıda.

They would support his financial plan.

Onun mali planını desteklerlerdi.

The new government has financial troubles.

- Yeni hükümetin malî sorunları var.
- Yeni hükümet mali sıkıntılar yaşıyor.
- Yeni hükümetin finansal sorunları var.
- Yeni hükümet finansal sıkıntı yaşıyor.

Tom is having financial problems again.

- Tom tekrar finansal problemler yaşıyor.
- Tom tekrar mali problemler yaşıyor.

- We are counting on you for financial help.
- We're counting on you for financial help.

Mali yardım için sana güveniyoruz.

I don't need to see financial studies.

Finansal araştırma yapmama gerek yoktu.

And have more cultural and financial support

bir toplumda yaşamak istiyorum,

Freed up vast manpower and financial resources

çok sayıda insanı ve mali kaynakları tehlikeden kurtardı

Tom works for a large financial institution.

Tom büyük bir finans kurumu için çalışıyor.

I'm well aware of Tom's financial situation.

Tom'un mali durumunun hayli farkındayım.

There was a financial crisis in 2009.

2009 yılında mali bir kriz vardı.

Tom knows all about Mary's financial problems.

Tom Mary'nin mali sorunları hakkında her şeyi biliyor.

Liza and Marco have no financial problems.

Liza ve Marco'nun finansal sorunları yok.

Will the entire financial system collapse soon?

Tüm finansal sistem yakında çökecek mi?

The financial crisis has arrived in Brazil.

Mali kriz Brezilya'ya geldi.

Sami began to run into financial problems.

Sami maddi sorunlarla karşılaşmaya başladı.

I'm thinking of hiring a financial consultant.

Finansal danışman tutmayı düşünüyorum.

- Zürich is considered to be a major financial hub.
- Zurich is considered to be a major financial hub.

Zürih önemli bir finans merkezi olarak kabul edilir.

To control their personal, financial and sex lives.

kişisel, finansal ve cinsel yaşamlarını kontrol etmediler.

America values tech innovation and its financial rewards.

Amerika, teknik yeniliklere ve onun finansal getirilerine değer veriyor.

Our voices are too big a financial risk.

bizim seslerimiz büyük bir finansal risk demek.

But this is only a financial angle, right?

Bu yalnızca finansal açı.

We can count on him for financial help.

Mali yardım için ona güvenebiliriz.

He was not a financial burden on her.

Onun üstünde mali bir yük değildi.

You can't count on him for financial help.

Mali yardım için ona güvenemezsin.

Were you aware Tom was having financial problems?

Tom'un parasal sorunlar yaşadığının farkında mıydın?

Dan managed the financial matters of the library.

Dan kütüphanenin mali konularını yönetti.

Germany was hit hard by the financial crisis.

- Almanya finansal kriz tarafından çarpıldı.
- Mali kriz Almanya'yı vurdu.

He would learn how to keep financial records.

O, mali kayıtları nasıl tutacağını öğrenecekti.

Tom didn't tell Mary about his financial problems.

Tom, Mary'ye mali sorunlarından söz etmedi.

Tom is counting on me for financial help.

Tom mali yardım için bana güveniyor.

Where can I find a good financial consultant?

İyi bir finansal danışmanı nerede bulabilirim?

Then my financial aid is supposed to come through.

Sonra finansal desteğin gelmesi gerekiyor.

People searching and hoping for financial restitution and help,

hepimiz üniversiteye gitmek istesek de

Often our financial information is also in this place.

hatta finansal bilgilerimiz bile bu yerde.

The hat was not created for any financial benefit.

Bu şapka herhangi bir finansal kâr için yapılmadı.

Still have close financial ties to Russia and China.

hâlâ Rusya ve Çin ile sıkı maddi bağlantılara sahip.

Done in by overexposure to a toxic financial instrument

30 yıllık sabit oranlı bir ev kredisi olan

Costs of financial services are rising in every country.

Finansal hizmetlerin maliyetleri her ülkede yükseliyor.

The financial situation is getting worse week by week.

Mali durum haftadan haftaya gittikçe kötüleşiyor.

A successful business is built on careful financial management.

Başarılı bir iş dikkatli finansal yönetim üzerine inşa edilmiştir.

Tom and Mary are having a little financial trouble.

Tom ve Mary biraz mali sorun yaşıyor.

The Global Financial Crisis was the result of this mismanagement,

Küresel Mali Kriz, bu kötü yönetimin sonucuydu

Of choice when it comes to financial and professional services.”

Endonezya'ya bir iş delegasyonuna liderlik etmeye gitti.”

financial crisis, Puerto Rico began its fall into the abyss.

Finansal kriz, Porto Riko düşüşü başladı boşluğa doğru.

The government will have to deal with the financial problem.

Hükümet finansal sorunla ilgilenmek zorunda kalacak.

The Faroe Islands are still dependent on Denmark's financial support.

Faroe adaları hala Danimarka'nın mali desteğine bağımlı.

Workers are taking a financial beating in the employment crisis.

İşçiler iş krizinde mali yenilgi alıyorlar.

Dan needed money and sought financial relief from his father.

Dan'ın paraya ihtiyacı vardı ve babasından ekonomik destek istedi.

The prime minister spoke about the financial crisis at length.

Başbakan uzun uzun mali kriz hakkında konuştu.