Translation of "Cracking" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Cracking" in a sentence and their turkish translations:

I'm cracking up.

Gülmekten katılıyorum.

Now get cracking!

- Hemen işe koyul!
- Elini çabuk tut!

They were cracking up.

Onlar sinir krizi geçiriyorlardı.

Stop cracking your knuckles.

Parmaklarını çıtlatmayı kes.

Let's get cracking at 8.

Sekizde başlayalım.

I need to get cracking.

- Acele etmeliyim.
- Acele etmem gerekiyor.

I heard Tom cracking his knuckles.

Tom'un parmaklarını çıtlattığını duydum.

His voice cracking and his hands trembling,

sesi çatallaşıyor ve elleri titriyordu,

cracking down on corruption  and illegal trade with Britain.

, İngiltere ile yolsuzluğa ve yasadışı ticarete engel oldu.

- I'm not cracking your mugs.
- I don't crack your mugs.

Ben senin bardaklarını kırmıyorum.

Like cracking open a textbook and reading for four hours

tipik çalışma teknikleri öğrendim

- Let's start!
- Let's get cracking!
- Let's start.
- Let's get started!
- Let's begin!
- Have at it!

Başlayalım!

Something really should be done about the problem, but this is cracking a nut with a sledgehammer.

Sorun hakkında gerçekten bir şey yapılmalı, ama bu balyozla ceviz kırmaktır.