Examples of using "Boarding" in a sentence and their turkish translations:
Yatılı ne zaman başlar?
Biniş kartınızı kontrol edelim.
Tom biniş biletini kaybetti.
İşte senin biniş kartın.
Tom yatılı okula gitti.
Tom pencereleri tahta çakarak kapatıyor.
Saat kaçta binmeye başlarsınız?
Biniş saat kaçta başlıyor.
O, Floransa'da yatılı okulda.
Lütfen bana biniş kartınızı gösterir misiniz?
Neyse sonra kabin memuru geldi, biniş kartlarımıza baktı.
Biniş kartını bana gösterebilir misin?
Biniş kartınızı görebilir miyim?
Boston'da yatılı okula gittim.
Ucuz bir pansiyon tavsiye edebilir misin?
Her yolcu binmeden önce iki kez araştırılır.
Uçuş kartınızı görebilir miyim, lütfen?
Tom seçkin bir yatılı okula gitti.
UA 111 için biniş kapısı nerede?
Tom Boston'da yatılı bir okula gitti.
Tom gelecek yıl yatılı okula gidiyor.
Tom bir erkek okulunda okudu.
Tom uçağa binerken tutuklandı.
Hangisinde daha iyisin, yarım sörf tahtasıyla sörf yapmada mı yoksa sörf yapmada mı?
- Japan Airlines 124'ün biniş kapısı nerededir?
- Japan Airlines 124 numaralı uçuşun biniş kapısı nerededir?
O, oğlunu bir İngiliz yatılı okuluna gönderdi.
Pansiyona yüksek ücretler ödemek zorundayım.
O New England'da yatılı okula gitti.
Lütfen pasaportunuzu ve biniş kartınızı görmeme izin verin.
Tom oğlunu Avustralya'daki yatılı bir okula gönderdi.
Bu, Japan Havayolları'nın 731 sayılı uçuşu için son çağrı.
Trene bindikten sonra bir bilet alabilir misin?
Jocelyn Bell 1956'dan 1961 yılına kadar İngiltere'de bir yatılı okula gitti.
sonra özel bir okula gittim daha sonra da yatılı bir okula.
Tom'u yatılı okula göndermek sana her ay ne kadara mal oluyordu?