Translation of "Appears" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Appears" in a sentence and their turkish translations:

One crack appears,

bir çatlak beliriyor,

Mayuko appears wise.

Mayuko akıllı görünüyor.

Tom appears awkward.

Tom hantal görünüyor.

Tom appears convinced.

Tom ikna olmuş görünüyor.

Tom appears disoriented.

Tom şaşırmış görünüyor.

Tom appears OK.

Tom iyi görünüyor.

Tom appears outraged.

Tom öfkeli görünüyor.

Tom appears unhurt.

Tom zarar görmemiş görünüyor.

The situation appears desperate.

Durum umutsuz görünüyor.

The diamond appears genuine.

Elmas saf görünüyor.

That house appears deserted.

O ev ıssız görünüyor.

Tom's column appears weekly.

Tom'un köşe yazısı haftalık olarak çıkıyor.

- It appears that you are all mistaken.
- It appears that you're all mistaken.
- It appears you're all mistaken.

Hepiniz hatalısınız gibi görünüyor.

- Ken appears a friendly person.
- Ken appears to be a friendly person.

Ken dost canlısı bir kişi olarak görünüyor.

- It appears to me you are mistaken.
- It appears to me you're mistaken.
- It appears to me that you're mistaken.

Bana öyle geliyor ki sen hatalısın.

The orange appears rotten inside.

Portakal içeriden çürümüş görünüyor.

He appears to know Ann.

O Ann'i tanıyor gibi görünüyor.

Tom sometimes appears on TV.

Tom bazen televizyonda görünür.

He often appears on TV.

O, sık sık televizyonda görünür.

It appears to be broken.

Bu kırık gibi görünüyor.

It appears you're correct, Tom.

Doğrusun gibi görünüyor, Tom.

It appears I was wrong.

Hatalıymışım gibi görünüyor.

Tom appears to have vanished.

Tom kaybolmuş görünüyor.

Tom appears to be winning.

Tom kazanıyor gibi görünüyor.

Tom appears to be losing.

Tom kaybediyor gibi görünüyor.

Tom appears to be asleep.

Tom uyuyor gibi görünüyor.

Tom appears to be uncomfortable.

Tom rahatsız görünüyor.

Mr Tanaka appears very rich.

Bay Tanaka çok zengin görünüyor.

Nothing appears to have happened.

Hiçbir şey olmamış gibi görünüyor.

Tom frequently appears on television.

Tom sık sık televizyonda görünür.

It appears that Tom agrees.

Tom kabul eder gibi görünüyor.

Tom appears to be wise.

Tom bilgili görünüyor.

Tom often appears on TV.

Tom sık sık TV'de görünür.

Tom appears to know Mary.

Tom Mary'yi tanıyor gibi görünüyor.

The main lobby appears empty.

Ana lobi boş görünüyor.

Tom appears to be intoxicated.

Tom sarhoş olmuş gibi görünüyor.

It appears I will die.

Ölürüm gibi görünüyor.

Tom appears to be sleeping.

Tom uyuyor gibi görünüyor.

- She appears to have many friends.
- She appears to have a lot of friends.

O, birçok arkadaşı var gibi görünüyor.

- Tom appears to have a lot of friends.
- Tom appears to have many friends.

Tom'un çok fazla arkadaşı var gibi görünüyor.

There appears to be a misunderstanding.

Bir yanlış anlama var gibi görünüyor.

She appears to have few friends.

O birkaç arkadaşı var gibi görünüyor.

She appears to have been rich.

O zenginmiş gibi görünüyor.

He never appears before nine o'clock.

O saat dokuzdan önce asla görünmez.

That lady appears to be rich.

Şu bayan zengin görünüyor.

It appears that he is mistaken.

O, hatalı görünüyor.

It appears that you have appendicitis.

Apandisitin var gibi görünüyor.

Tom appears to have hanged himself.

Tom kendini asmış gibi görünüyor.

The house appears to be empty.

Ev boş görünüyor.

- Tom appears satisfied.
- Tom looks pleased.

Tom memnun görünüyor.

It appears that he's a student.

Onun bir öğrenci olduğu belli.

She appears to have a headache.

O, başı ağrıyor gibi görünüyor.

Tom appears to have fallen asleep.

Tom uyuyakalmış gibi görünüyor.

Tom appears to be quite upset.

Tom oldukça üzgün görünüyor.

Tom appears to have given up.

Tom vazgeçmiş gibi görünüyor.

Tom appears to be in pain.

Tom acı içindeymiş gibi görünüyor.

- Tom appears worried.
- Tom looked worried.

Tom endişeli görünüyor.

It appears that he is honest.

O dürüst görünüyor.

The treatment appears to be working.

Tedavi işe yarıyor gibi görünüyor.

- Tom appears astonished.
- Tom looks astonished.

Tom şaşırmış görünüyor.

- Tom appears stunned.
- Tom seems stunned.

Tom afallamış görünüyor.

- Tom appears unconscious.
- Tom seems oblivious.

Tom bilinçsiz görünüyor.

- Tom appears OK.
- Tom seems fine.

Tom iyi görünüyor.

It appears we have a problem.

Bir sorunumuz var gibi görünüyor.

It appears to be a wedding.

Bu bir düğün gibi görünüyor.

Tom appears to be very smart.

Tom çok zeki görünüyor.

It appears that she was lying.

O yalan söylüyordu gibi görünüyor.

Everything appears to be going well.

Her şey iyi gidiyor gibi görünüyor.

This appears to have been inevitable.

Bu kaçınılmaz gibi gözüküyor.

This appears to be the plan.

Bu plan gibi görünüyor.

Tom appears to have a headache.

Tom'un bir baş ağrısı var gibi görünüyor.

It appears I came in vain.

Boşuna gelmişim.

To develop when the virus first appears

virüs ilk ortaya çıktığında gelişim gösterebilmek için

The baby appears hungry all the time.

Bebek her zaman aç görünür.

There appears to have been an accident.

Bir kaza olmuş gibi görünüyor.

Ken appears to be a friendly person.

Ken dost canlısı bir kişi olarak görünüyor.

He appears to be strong and healthy.

O, güçlü ve sağlıklı gözüküyor.

She appears to me to be cruel.

O, bana zalim gibi görünüyor.

Tom appears to be concerned about something.

Tom bir şey hakkında endişeli gibi görünüyor.

Tom appears to be a bit worried.

Tom biraz endişeli görünüyor.

Tom appears to be strong and healthy.

Tom güçlü ve sağlıklı görünüyor.

It appears the storm has calmed down.

- Fırtına sakinleşti gibi görünüyor.
- Görünüşe göre fırtına dindi.

Tom appears to be enjoying the party.

Tom partiden keyif alıyor gibi görünüyor.

The terrain on Mars appears very hospitable.

Mars arazisi çok konuksever görünüyor.

It appears that Tom knows what happened.

Tom ne olduğunu biliyor gibi görünüyor.

President Tom Jackson rarely appears in public.

Başkan Tom Jackson nadir olarak toplum içinde görünür.

Jane appears to be enjoying the party.

Jane partiden hoşlanıyor gibi görünüyor.

My mother appears young for her age.

Annem yaşı için genç görünür.

It appears that he is a musician.

O bir müzisyen gibi görünüyor.

Tom appears to be a friendly guy.

Tom arkadaş canlısı bir adam gibi görünüyor..

My name appears last in alphabetical order.

Benim adım alfabetik sırada sonda görünür.

This time a man named John Titor appears.

John Titor adında bir adam karşımıza çıkıyor bu sefer

As everything progresses normally, a man suddenly appears

Her şey normal şekilde ilerlerken bir anda bir adam ortaya çıkıyor

It appears to me that you are right.

Bana öyle geliyor ki sen haklısın.

It appears to me that we misunderstand him.

Bana öyle geliyor ki biz onu yanlış anlıyoruz.

It appears to me that she was wrong.

O bana hatalı gibi geliyor.