Translation of "Achieved" in Turkish

0.023 sec.

Examples of using "Achieved" in a sentence and their turkish translations:

What was achieved?

Ne başarıldı?

- Tom has achieved remarkable results.
- Tom achieved remarkable results.

- Tom olağanüstü sonuçlar elde etti.
- Tom dikkat çekici sonuçlara ulaştı.

- They achieved their goal.
- They will have achieved their goal.

Onlar amaçlarına ulaştılar.

Tolstoy achieved worldwide fame.

Tolstoy dünya çapında bir ün kazandı.

She achieved her goal.

O hedefine ulaştık.

The impossible was achieved.

İmkansıza ulaşıldı.

She achieved remarkable results.

O, dikkate değer sonuçlar elde etti.

Very little was achieved.

Çok az şey başarıldı.

No one achieved anything.

Hiç kimse bir şey başarmadı.

Can that be achieved?

O başarılabilir mi?

We've already achieved that.

Biz onu zaten başardık.

You've achieved a lot.

Çok şey başardın?

- She has finally achieved her end.
- Finally, he achieved his goal.

Sonunda hedefine ulaştı.

- He achieved his purpose.
- He reached his goal.
- He achieved his goal.

O, amacına ulaştı.

She has achieved her goals.

O, hedeflerine ulaştı.

The architect achieved worldwide fame.

Mimar dünya çapında ün kazandı.

Nothing is achieved without effort.

Çaba olmaksızın hiçbir şey tamamlanmaz.

The women achieved their goal.

Kadınlar amaçlarına ulaştılar.

He finally achieved his goals.

Sonunda amacına ulaştı.

Tom has achieved remarkable results.

Tom dikkat çekici sonuçlar elde etti.

We really achieved something today.

Biz bugün gerçekten bir şey elde ettik.

Nothing is achieved without struggle.

Hiçbir şeye mücadele olmadan ulaşılmaz.

The men achieved their objectives.

Erkekler amaçlarına ulaştı.

We have achieved great successes.

Biz büyük başarılar elde ettik.

Neither goal has been achieved.

Hiçbir hedefe ulaşılmadı.

How can this be achieved?

Bu nasıl başarılabilir?

We have achieved a lot.

Çok şey başardık.

Tom has achieved a lot.

Tom bir sürü elde etti.

I haven't achieved anything yet.

Henüz bir şey başarmadım.

The impossible has been achieved.

Başarılması olanaksız.

We haven't achieved much yet.

Henüz çok başarı elde etmedik.

Tom has achieved his goals.

- Tom hedeflerine ulaştı.
- Tom amaçlarına ulaştı.

Victory won't be achieved easily.

Zafer kolayca elde edilmez.

That has now been achieved.

- O şimdi başarıldı.
- Artık ona ulaşıldı
- O şimdi elde edilmiştir.

We have achieved all our aims.

Biz tüm amaçlarımıza ulaştık.

Without motivation, nothing can be achieved.

Motivasyon olmadan, hiçbir şeye ulaşılamaz.

The socialist agriculture achieved great success.

Sosyalist tarım büyük başarıya ulaştı.

At last he achieved his goal.

Sonunda amacına ulaştı.

Tom has achieved very good results.

Tom çok iyi sonuçlar elde etti.

Tom has already achieved a lot.

Tom zaten çok şey başardı.

He tried hard, but achieved nothing.

O sıkı çalıştı ama hiçbir şey elde etmedi.

He has achieved very good results.

O çok iyi sonuçlar elde etti.

She has finally achieved her end.

Sonunda hedefine ulaştı.

He achieved great success in life.

O hayatta büyük başarı elde etti.

Algeria achieved its independence in 1962.

- Cezayir, 1962'de bağımsızlığına ulaştı.
- Cezayir, bağımsızlığına1962'de kavuştu.

Despite adversity, the architect achieved worldwide fame.

Sıkıntıya rağmen, mimar dünya çapında üne ulaştı.

He achieved his purpose of studying abroad.

O, yurtdışında eğitim alma amacına ulaştı.

He achieved his aim of studying abroad.

Yurt dışında öğrenim yapma amacına ulaştı.

She achieved great success in her business.

O işinde büyük başarı elde etti.

Our team achieved five medals in total.

Ekibimiz toplamda beş madalyaya ulaştı.

I think we have achieved our goals.

Bence hedeflerimize ulaştık.

Tom has achieved some pretty good results.

Tom bazı oldukça iyi sonuçlara ulaştı.

Europe and the United States achieved universal literacy

Avrupa ve ABD evrensel okuma yazmaya

I achieved all I hoped to do today.

Bugün yapmayı umduğum her şeyi tamamladım.

- They attained their goal.
- They achieved their goal.

Onlar hedeflerine ulaştılar.

How can a change of attitude be achieved?

Tutum değişikliği nasıl sağlanabilir?

- She achieved her goal.
- She reached her goal.

O hedefine ulaştı.

- They reached their goal.
- They achieved their goal.

Onlar hedefine ulaştı.

- Tom achieved his goal.
- Tom reached his goal.

Tom amacına ulaştı.

Tom has already achieved many of his goals.

Tom zaten hedeflerinin birçoğunu elde etti.

- He reached his goal.
- He achieved his goal.

O amacına ulaştı.

Human beings have achieved a lot more than animals.

İnsanoğlu, hayvanlardan çok daha fazla şey başardı.

But people came before us and achieved many things.

ama bizden önce başka insanlar geldi ve pek çok şey başardılar.

He finally achieved what he set out to do.

O sonunda yapmaya başladığı şeyi başardı.

We've achieved a lot in the past three years.

Son üç yılda çok şey başardık.

- We've accomplished a lot.
- We have achieved a lot.

Çok şey başardık.

And I think western feminism achieved marvelous things for women,

Batı feminizminin kadınlar için şahane şeyler başardığını düşünüyorum.

I even achieved my dream of becoming a war correspondent,

Bir savaş muhabiri olma hayalimi bile gerçekleştirdim,

Is that people who've achieved a little more than others

başkalarından biraz daha fazla şey başaran insanlar

Japan achieved a real GNP growth of 5% last year.

Japonya geçen yıl % 5'lik bir GSMH büyümesine ulaştı.

Tom has finally achieved what he set out to do.

Tom nihayet yapmaya kalkıştığı şeyi başardı.

The changes that we want cannot be achieved only by dreaming

Yapmak istediğimiz değişikler, sadece hayal ederek gerçekleştirilemez.

However, the truth is the new government has achieved some advances.

Ancak, yeni hükümet bazı önemli ilerlemeler kaydetti.

The Millennium Development Goals were supposed to be achieved by 2015.

Bin yılın kalkınma hedeflerine 2015 yılına kadar ulaşılması gerekiyordu.

He's a quite humble man in spite of all he's achieved.

Bütün başarılarına rağmen oldukça alçakgönüllü bir adamdır.

Tom appears to have achieved what he set out to do.

Tom yapmak için başladığı işi başarmış gibi görünüyor.

Tom and Mary have achieved remarkable results using their new technique.

Tom ve Mary, yeni tekniği kullanarak dikkat çekici sonuçlar elde ettiler.

- Tom achieved his goal.
- Tom attained his goal.
- Tom reached his goal.

- Tom hedefine ulaştı.
- Tom amacına ulaştı.

On that day, the Muslim army achieved a great victory at Ain Jalut.

O gün Müslüman Ordusu Ayn Calut'ta büyük bir zafer kazandı.

Global economic downturn , the UAE achieved a hundred billion in the first quarter

gerilemeye tanık olan yirmi iki yüzyılda BAE , yılın ilk çeyreğinde yüz milyar dolar kazandı

- At last he attained his goal.
- In the end he achieved his goal.

Sonunda o, amacına ulaştı.

I wouldn't say we've achieved our goal yet, but we're within striking distance.

Henüz hedefimize ulaştığımızı söylemedim ama darbe indirecek mesafedeyiz.

The Dominican Republic has achieved one of the highest growth rates in Latin America

Dominik Cumhuriyeti birini başardı Latin Amerika'daki en yüksek büyüme oranları

The Dominican Republic has achieved a lot in recent decades, it’s a fantastic place

Dominik Cumhuriyeti çok kazandı son yıllarda, bu harika bir yer

But ... Having said that, the question is: how has all this development been achieved?

Ancak... Söylemişken, soru şu: tüm bu gelişmeler nasıl başarıldı.

In fact, we have achieved a lot since we got started with this project.

Aslında bu projeye başladığımızdan beri bayağı da başarılar kazanmadık değil.

- Finally, he attained his goal.
- Finally, he reached his goal.
- Finally, he achieved his goal.

Sonunda, hedefine ulaştı.

What we've already achieved gives us hope for what we can and must achieve tomorrow.

Önceden başardiğımız yarın başarabileceğimiz ve başarmak zorunda olduğumuz için bize ümit verir.

- They attained their purpose.
- They attained their goal.
- They reached their goal.
- They achieved their goal.

Onlar amaçlarına ulaştılar.

Consider the successes that have been achieved by tired, discouraged people who decided to give it one more try.

Bir kez daha denemeye karar vermiş yorgun ve cesareti kırılmış insanlar tarafından kazanılmış başarıları göz önünde bulundurun.

- They attained their purpose.
- They attained their aim.
- They attained their goal.
- They reached their goal.
- They achieved their goal.

Onlar amaçlarına ulaştılar.

I congratulate him and Governor Palin for all they have achieved, and I look forward to working with them to renew this nation's promise in the months ahead.

Başardıkları her şey için onu ve Vali Palin'i tebrik ediyorum ve önümüzdeki aylarda bu milletin sözünü yenilemek için onlarla çalışmaya can atıyorum.