Translation of "Goal" in Turkish

Goal!

Gol!

- What's your goal?
- What is your goal?

Hedefin nedir?

- Tom achieved his goal.
- Tom attained his goal.
- Tom reached his goal.

- Tom hedefine ulaştı.
- Tom amacına ulaştı.

- They attained their goal.
- They achieved their goal.

Onlar hedeflerine ulaştılar.

- Tom scored a goal!
- Tom scored a goal.

Tom bir gol attı!

- She achieved her goal.
- She reached her goal.

O hedefine ulaştı.

- They reached their goal.
- They achieved their goal.

Onlar hedefine ulaştı.

- Tom achieved his goal.
- Tom reached his goal.

Tom amacına ulaştı.

- He reached his goal.
- He achieved his goal.

O amacına ulaştı.

- He attained his goal.
- He reached his goal.

O hedefine ulaştı.

What's the goal?

Amaç nedir?

What's our goal?

Hedefimiz nedir?

That's my goal.

O benim amacım.

- Finally, he attained his goal.
- Finally, he reached his goal.
- Finally, he achieved his goal.

Sonunda, hedefine ulaştı.

- They attained their purpose.
- They attained their goal.
- They reached their goal.
- They achieved their goal.

Onlar amaçlarına ulaştılar.

- They achieved their goal.
- They will have achieved their goal.

Onlar amaçlarına ulaştılar.

- Knowledge is the supreme goal.
- Wisdom is the supreme goal.

Bilgi en büyük hedeftir.

She achieved her goal.

O hedefine ulaştık.

The goal was offside.

Gol ofsayttı.

That's definitely the goal.

O kesinlikle hedeftir.

I reached my goal.

Amacıma ulaştım.

You reached your goal.

Hedefine ulaştın.

She reached her goal.

O hedefine ulaştı.

We reached our goal.

Amacımıza ulaştık.

Tom's goal was disallowed.

Tom'un amacına müsaade edilmedi.

What's your goal here?

Buradaki amacınız nedir?

I scored a goal.

Bir gol attım.

They made the goal.

Onlar amacını gerçekleştirdi.

He attained his goal.

O hedefine ulaştı.

Tom had one goal.

Tom'un bir amacı vardı.

What was their goal?

Onların hedefi neydi?

That was the goal.

Amaç buydu.

We've accomplished that goal.

Biz o hedefe ulaştık.

That was my goal.

O benim hedefimdi.

We need a goal.

Bir gole ihtiyacımız var.

Is that your goal?

O senin amacın mı?

I missed that goal.

O golü kaçırdım.

What an amazing goal!

Ne inanılmaz bir gol!

He's a goal keeper.

O bir kaleci.

That was our goal.

O bizim hedefimizdi.

That's not the goal.

Amaç bu değil.

That isn't our goal.

Bizim amacımız o değil.

That's not our goal.

O bizim hedefimiz değil.

The goal is accessibility.

Amaç erişilebilirliktir.

That's the end goal.

O nihai hedeftir.

Our goal is justice.

Hedefimiz adalettir.

That was Fadil's goal.

- Fadıl'ın amacı oydu.
- O, Fadıl'ın amacıydı.

Sami reached his goal.

- Sami hedefine ulaştı.
- Sami amacına ulaştı.

What was your goal?

- Amacın neydi?
- Hedefin neydi?
- Ereğin neydi?

The goal was disallowed.

- Gol iptal edildi.
- Gol geçersiz sayıldı.

Tom attained his goal.

- Tom hedefine ulaştı.
- Tom amacına ulaştı.

Mom’s goal was to graduate college but dad’s goal was mom.

Annemin amacı üniversiteyi bitirmekti ama babamın amacı annemdi.

- He achieved his purpose.
- He reached his goal.
- He achieved his goal.

O, amacına ulaştı.

- They attained their purpose.
- They attained their aim.
- They attained their goal.
- They reached their goal.
- They achieved their goal.

Onlar amaçlarına ulaştılar.

Our goal is very straightforward.

Amacımız apaçık.

The forward kicked a goal.

Forvet oyuncusu gol attı.

Finally, he reached his goal.

Sonunda, o, amacına ulaştı.

The women achieved their goal.

Kadınlar amaçlarına ulaştılar.

Tom scored the winning goal.

Tom galibiyet golünü attı.

They didn't achieve their goal.

Onlar hedeflerine ulaşmadı.

What is his daily goal?

Günlük hedefi nedir?

What's your goal for 2014?

2014 için hedefin ne?

Our goal is primarily educational.

Amacımız öncelikle eğitimle ilgili.

This is our main goal.

- Bu bizim ana hedefimizdir.
- Bu bizim ana hedefimiz.

The first goal seems achievable.

İlk hedef ulaşılabilir gibi görünüyor.

Neither goal has been achieved.

Hiçbir hedefe ulaşılmadı.

Have you attained your goal?

Sen hedefine ulaştın mı?

Help us reach our goal.

Hedefimize ulaşmamız için bize yardım et.

I think that's Tom's goal.

Onun Tom'un hedefi olduğunu düşünüyorum.

We have the same goal.

Aynı amaca sahibiz.

That's what our goal is.

İşte hedefimiz budur.

Tom scored the first goal.

İlk golü Tom attı.

We haven't reached our goal.

Biz hedefimize ulaşmadık.

Eder scored the winning goal.

- Eder galibiyet golünü attı.
- Eder kazandıran golü attı.

Tom is a goal keeper.

- Tom bir kalecidir.
- Tom kalecidir.

- At last he attained his goal.
- In the end he achieved his goal.

Sonunda o, amacına ulaştı.

- Do you have a life goal?
- Do you have a goal in life?

- Hayatta bir amacın var mı?
- Hayatının bir amacı var mı?
- Hayatta bir gayen var mı?

An own goal occurs when a player scores a goal into his team's net.

Bir oyuncu kendi takımının ağına bir gol atarsa kendi kalesine gol olur.

- My goal is to become a polyglot.
- My goal is to be a polyglot.

Amacım birçok dilli olmaktır.

As a linear, goal-oriented process.

doğrusal, amaca yönelik bir süreç olarak tanımladık.

And it sets an aspirational goal

ve daha önce bahsettiğim, benzer türde

He reached his goal at last.

Sonunda amacına ulaştı.

Sales fell short of their goal.

Satışlar hedeflerinin altında kaldı.

He endeavors to attain his goal.

O amacına ulaşmak için gayret eder.

At last he attained his goal.

Sonunda o, amacına ulaştı.

At last he reached his goal.

Sonunda o, hedefine ulaştı.

At last he achieved his goal.

Sonunda amacına ulaştı.

The explorers finally reached their goal.

Kâşifler nihayet hedefine ulaştı.

How can we achieve that goal?

O hedefe nasıl ulaşabiliriz.

We need a goal in life.

İnsanın hayatta bir amacı olmalı.

The match ended with no goal.

Maç golsüz sona erdi.

Tom's goal was to become famous.

Tom'un amacı ünlü olmaktı.

My goal is to become happy.

Amacım mutlu olmaktır.

My goal is to be happy.

Benim amacım mutlu olmak.

Tom's goal is to become famous.

Tom'un hedefi ünlü olmaktır.