Translation of "Accidentally" in Turkish

0.015 sec.

Examples of using "Accidentally" in a sentence and their turkish translations:

Sami died accidentally.

Sami kazara öldü.

I got pregnant accidentally.

Kazara hamile kaldım.

Tom accidentally shot himself.

Tom kazara kendini vurdu.

I accidentally deleted everything.

Yanlışlıkla her şeyi sildim.

Tom accidentally shot Mary.

Tom Mary'yi kazara vurdu.

Tom accidentally did that.

Tom onu kazara yaptı.

I accidentally poisoned myself.

Kazara kendimi zehirledim.

I accidentally cut myself.

Ben kazara kendimi kestim.

I accidentally did that.

Onu yanlışlıkla yaptım.

- Melanie has accidentally killed a fly.
- Melanie had accidentally killed a fly.

- Melanie yanlışlıkla bir sinek öldürdü.
- Melanie kazara bir sinek öldürmüştü.

I accidentally lost my umbrella.

Kazara şemsiyemi kaybettim.

I dropped the plate accidentally.

Yanlışlıkla tabağı düşürdüm.

This discovery was made accidentally.

Bu keşif tesadüfen yapıldı.

She accidentally tore the page.

O kazara sayfayı yırttı.

I accidentally saw him naked.

Ben onu kazara çıplak gördüm.

I accidentally saw her naked.

Yanlışlıkla onu çıplak gördüm.

Maybe I accidentally damaged it.

Belki ona yanlışlıkla hasar verdim.

I accidentally spilled the milk.

Sütü kazara döktüm.

Tom accidentally swallowed a coin.

Tom yanlışlıkla bozuk para yuttu.

Tom blew himself up accidentally.

Tom kazara kendini havaya uçurdu.

Mary accidentally brushed Tom's shoulder.

Mary yanlışlıkla Tom'un omzunu fırçaladı.

Sami accidentally missed his stop.

Sami yanlışlıkla durağını kaçırdı.

- I accidentally shot myself in the foot.
- I accidentally shot myself in the leg.

Yanlışlıkla kendimi ayaktan vurdum.

Often leading swimmers to accidentally drown.

Yüzücülerin çoğu zaman boğulmasına sebep oluyor.

Tom accidentally ate some rat poison.

- Tom kazara bir miktar fare zehiri yuttu.
- Tom yanlışlıkla biraz fare zehiri içti.

I accidentally mistakenly took his umbrella.

Kazara yanlışlıkla onun şemsiyesini aldı.

We accidentally bumped teeth while kissing.

Öpüşürken kazara dişleri çarptık.

Melanie has accidentally killed a fly.

Melanie yanlışlıkla bir sinek öldürdü.

Tom accidentally knocked over his drink.

Tom yanlışlıkla içkisini devirdi.

Tom accidentally cracked his phone's screen.

Tom yanlışlıkla telefonunun ekranını çatlattı.

I accidentally stepped on Tom's foot.

Yanlışlıkla Tom'un ayağına bastım.

I accidentally found my sister's dildos.

Ben kazara kız kardeşimin yapay penislerini buldum.

He accidentally shot him in the foot.

Onu yanlışlıkla ayağından vurdu.

Tom accidentally shot himself in the foot.

Tom kazara kendini ayağından vurdu.

Tom accidentally got on the wrong bus.

Tom kazara yanlış otobüse bindi.

Tom accidentally bumped into Mary and apologized.

Tom kazara Mary'ye çarptı ve özür diledi.

The little boy accidentally broke the glass.

Küçük çocuk kazara bardağı kırdı.

Dan accidentally set fire to the curtain.

Dan yanlışlıkla perdeyi ateşe verdi.

Tom accidentally set fire to the curtain.

Tom yanlışlıkla perdeyi ateşe verdi.

Tom shot himself in the leg accidentally.

Tom yanlışlıkla kendini bacağından vurdu.

Tom accidentally broke his favorite coffee mug.

Tom en sevdiği kahve kupasını kazara kırdı.

I accidentally shot myself in the leg.

Yanlışlıkla kendimi bacağımdan vurdum.

Layla accidentally set fire to her wig.

Leyla yanlışlıkla peruğunu ateşe verdi.

He shot himself in the foot accidentally.

Kendini kazara ayağından vurdu.

He accidentally hit his thumb with the hammer.

- O, kazara çekiçle parmağına vurdu.
- Kazara çekiçle başparmağına vurdu.

Tom accidentally knocked over the bottle of water.

Tom kazara su şişesini devirdi.

Tom accidentally locked himself in the wine cellar.

Tom kendini kazara şarap mahzenine kilitledi.

Tom accidentally locked himself out of his office.

Tom kazara kapıyı kilitleyip kendini dışarıda bıraktı.

Tom accidentally cut himself with his new knife.

Tom yeni bıçağıyla kazara kendini kesti.

Tom accidentally hit his thumb with a hammer.

Tom kazara bir çekiçle parmağına vurdu.

Tom accidentally cut himself while peeling an apple.

Tom bir elma soyarken kazara kendini kesti.

Tom accidentally dropped the container from his crane.

Tom konteyneri kazara vincinden düşürdü.

Tom accidentally dropped an egg on the floor.

Tom kazara yere bir yumurta düşürdü.

Mary accidentally locked herself in the wine cellar.

Mary kazara kendini şarap mahzenine kilitledi.

I accidentally threw an expensive knife into the trash.

Pahalı bir bıçağı yanlışlıkla çöpe attım.

Mary accidentally put Tom's mobile phone through the wash.

Meryem, Tom'un cep telefonunu kazara çamaşır makinesine atmış.

I accidentally poured the milk into the sugar bowl.

Sütü yanlışlıkla şeker kasesine döktüm.

Tom accidentally threw his thumb drive into the garbage.

Tom kazara USB'sini çöpe attı.

Tom accidentally stapled the fleshy part of his ear.

Tom yanlışlıkla kulağının etli kısmını zımbaladı.

Tom reinstalled the software that had accidentally been deleted.

Tom yanlışlıkla silinen yazılımı yeniden yükledi.

The flight attendant accidentally spilled some hot coffee on Tom.

- Uçuş görevlisi kazara Tom'un üstüne biraz sıcak kahve döktü.
- Uçuş görevlisi yanlışlıkla Tom'un üzerine biraz sıcak kahve döktü.

I accidentally kicked a large rock and broke my toe.

Yanlışlıkla büyük bir kayaya tekme attım ve baş parmağımı kırdım.

Have you ever accidentally taken a big gulp of seawater?

- Kazara deniz suyu yuttuğun oldu mu?
- Yanlışlıkla ağzına deniz suyu kaçtığı oldu mu?

Tom apologized to Mary for accidentally stepping on her foot.

Tom yanlışlıkla ayağına bastığı için Mary'den özür diledi.

Tom accidentally cut his hand when he was slicing carrots.

Tom havuçları dilimlerken kazara elini kesti.

When I was little I accidentally stepped on an earthworm.

Ben küçükken kazara bir solucana bastım.

Tom accidentally walked into a room full of people wearing suits.

Tom kazara takım elbise giyen insanlarla dolu bir odaya yürüdü.

Tom accidentally shot himself in the foot while cleaning his gun.

Tom silahını temizlerken kazara kendini ayağından vurdu.

Tom accidentally cut his finger with a knife while chopping carrots.

Tom havuç doğrarken yanlışlıkla bıçakla parmağını kesti.

Tom claims that he accidentally shot Mary while cleaning his gun.

Tom silahını temizlerken yanlışlıkla Mary'yi vurduğunu iddia ediyor.

Oh no, I accidentally sawed off my finger! What should I do?

Hayır, yanlışlıkla parmağımı kestim! Ne yapmalıyım?

Tom accidentally knocked Mary's favourite figurine off the shelf and broke it.

Tom kazara Mary'nin en sevdiği heykelciğini rafa attı ve kırdı.

A couple accidentally discovered a treasure of 1400 gold coins in California.

Bir çift rastlantı sonucu Kaliforniya'da 1400 tane altın sikke buldu.

The actor was accidentally shot dead during the making of the movie.

Filmin yapımı sırasında aktör yanlışlıkla vurularak öldürüldü.

He hurried out the door, and accidentally forgot the key at home.

O, kapıdan aceleyle çıktı ve anahtarı yanlışlıkla evde unuttu.

During a walk in the park she accidentally met her old friend.

Parkta yapılan yürüyüş sırasında o, kazara eski arkadaşıyla karşılaştı.

I've been trying to call Tom, but I keep accidentally calling you instead.

Tom'u aramaya çalışıyorum ama bunun yerine kazara seni aramaya devam ediyorum.

Tom accidentally deleted all the files on one of his external hard disks.

Tom yanlışlıkla harici hard disklerden birindeki tüm dosyaları sildi.

- Tom accidentally set fire to the curtain.
- Tom, by accident, set the curtain on fire.

Tom yanlışlıkla perdeyi ateşe verdi.

Tom let the cat out of the bag when he accidentally told his mother about the surprise party being planned for her.

Tom, onun için planladığı sürpriz partiyi ağzından kaçırarak annesine söyleyince sürprizi bozdu.

It's so easy to write good example sentences, that even if we accidentally delete a few good sentences in the process of getting rid of a whole lot of bad ones, I think we could drastically improve the quality of this corpus by doing a lot of deleting.

İyi örnek cümleler yazmak o kadar kolaydır ki bir sürü kötü olanlardan kurtulma sürecinde birkaç iyi cümleyi kazara iptal etsek bile, sanırım çok sayıda iptal yaparak bu korpusun kalitesini şiddetle geliştirebiliriz.