Translation of "Vleermuizen" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Vleermuizen" in a sentence and their turkish translations:

- Eten katten vleermuizen, of eten vleermuizen katten?
- Eten katten vleermuizen of eten vleermuizen katten?

Kediler mi yarasaları yerler yoksa yarasalar mı kedileri yerler?

Ze haatte vleermuizen.

O, yarasalardan nefret ediyordu.

Vleermuizen gebruiken echolocatie.

Yarasalar yankıyı kullanırlar.

Vleermuizen jagen 's nachts.

Yarasalar gece avlanır.

Ik ben bang voor vleermuizen.

Ben yarasalardan korkuyorum.

Ben je bang voor vleermuizen?

Yarasalardan korkuyor musun?

Wat is dat voor geluid? Vleermuizen.

Bu ses de ne? Yarasalar!

Gewoonlijk vliegen vleermuizen in het duister.

- Yarasalar genellikle karanlıkta uçar.
- Yarasalar genelde karanlıkta uçar.

Deze grot zit vol met vleermuizen.

Bu mağara yarasalarla dolu.

Veel mensen denken dat vleermuizen vogels zijn.

Birçok insan yarasaların kuş olduğuna inanıyor.

Hoeveel vleermuizen zitten er in deze grot?

Bu mağarada kaç tane yarasa var?

Vleermuizen zijn geen vogels, het zijn zoogdieren.

Yarasalar kuş değil memelidirler.

Er leven veel vleermuizen in deze grot.

Birçok yarasa bu mağarada yaşar.

Deze kleine vleermuizen migreren elk jaar honderden kilometers...

Bu ufak yarasalar, açan çiçeklerin peşinde...

De exodus van miljoenen vleermuizen gaat uren door.

Milyonlarca yarasanın göçü saatlerce sürer.

De vleermuizen vinden hun prooi met hun warmtesensoren rond hun neuzen.

Yarasalar, burunlarının etrafındaki ısı algılayıcılarla hedef belirler.

Deze vleermuizen hebben zich aangepast aan snelle langeafstandsvluchten... ...niet aan luchtacrobatiek.

Bu yarasalar hızlı ve uzun mesafe uçmaya alışık... ...havada cambazlığa değil.

We moeten voorzichtig zijn, want vleermuizen kunnen dodelijke virussen overbrengen met één beet.

Kesinlikle çok dikkat edilmeli çünkü yarasalar tek ısırıkla ölümcül virüsler bulaştırabilirler.