Examples of using "Verstoppen" in a sentence and their turkish translations:
Gizlenmeliyiz!
- Onlar saklanıyor.
- Saklanıyorlar.
Saklansanız iyi edersiniz.
...saklanacak yer yoktur.
Saklanacak hiçbir yerimiz yok.
Tom gizlenmek zorunda değildi.
Annemin pastayı sakladığını gördüm.
Perdenin arkasına saklanalım.
Kıpırdamadan saklanmaya çalıştı.
Bazen zulalarını... ...bir ağacın dibine saklarlar.
Bu yılbaşı hediyelerini Tom'un bulamayacağı bir yere saklamam lazım.
Bu yüzden böcekler daha serin bir yerde saklanıyor olacaklar.
Akrepler her zaman küçük çalıların ve taşların altına saklanmayı severler.
- Polisten gizlenen Dima geceyi bir çöp bidonunda geçirdi.
- Polisten saklandığı için, Dima geceyi bir çöp konteynerinde geçirdi.