Translation of "Rijdt" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Rijdt" in a sentence and their turkish translations:

- Jij rijdt.
- U rijdt.
- Jullie rijden.

Sen sür.

Wie rijdt?

Kim sürüyor?

Tom rijdt.

Tom araba sürer.

- Hij rijdt heel snel.
- Hij rijdt heel vlug.

O çok hızlı araba sürer.

- Ze rijdt heel snel.
- Zij rijdt heel snel.

O çok hızlı araç kullanır.

Betty rijdt snel.

- Betty hızlı araba sürer.
- Betty hızlı sürer.

Hij rijdt snel.

O,hızlı araba sürer.

Rijdt u voorzichtig.

Dikkatlice sür.

Tom rijdt snel.

- Tom hızlı araba sürer.
- Tom hızlı sürer.
- Tom arabayı hızlı sürer.
- Tom hızlı kullanır.
- Tom arabayı hızlı kullanır.
- Tom hızlı araba kullanır.

Tom rijdt voorzichtig.

Tom güvenli bir şekilde araba sürer.

Ze rijdt een BMW.

O, bir BMW sürmektedir.

Tom rijdt te langzaam.

Tom çok yavaş araç kullanıyor.

Je rijdt te snel.

Çok hızlı sürüyorsun.

Jack rijdt niet snel.

- Jack hızlı araba sürmez.
- Jack hızlı sürmez.

Tom rijdt te snel.

Tom çok hızlı sürer.

Tom rijdt niet snel.

Tom hızlı araba kullanmaz.

Want niemand rijdt nog auto --

çünkü artık kimse araba sürmüyor --

En rijdt je zoon auto?

- Ve oğlunuz sürücü mü?
- Ve oğlunuz araba sürüyor mu?

Tom rijdt in een Toyota.

Tom bir Toyota kullanıyor.

Tom wil dat jij rijdt.

Tom araba sürmeni istiyor.

Tom rijdt langzamer dan Maria.

Tom, Mary'den daha yavaş sürer.

Tom rijdt als een maniak.

Tom bir manyak gibi araba sürer.

Tom rijdt in een BMW.

Tom bir BMW sürer.

Tom rijdt altijd te hard.

Tom her zaman çok hızlı sürüyor.

Papa rijdt altijd te hard.

Babam her zaman çok hızlı sürer.

Hij rijdt in een roze Cadillac.

Pembe bir Cadillac sürüyor.

Hij rijdt dikwijls naar de bibliotheek.

Genellikle kütüphaneye arabayla gider.

Tom rijdt in een oranje Lamborghini.

- Tom'un turuncu bir Lamborghini'si var.
- Tom turuncu bir Lamborghini kullanıyor.

Tom rijdt veel sneller dan Mary.

Tom, Mary'nin sürdüğünden çok daha hızlı sürüyor.

Een oude vrouw rijdt in haar auto

Yaşlı bir kadın araba sürüyor,

Tom rijdt in een zwarte auto, toch?

Tom siyah bir araba kullanıyor, değil mi?

Hij rijdt vaak met zijn vader's auto.

Sık sık babasının arabasını sürer.

Niet tegen hem praten terwijl hij rijdt.

O araba kullanırken onunla konuşma.

Mijn vader rijdt met een heel oude auto.

Babam, çok eski bir araba kullanıyor.

En die moeder rijdt pardoes door een rood licht.

ve anne kırmızı ışıkta durmadan ilerliyor.

Vervolgens rijdt die moeder door nog een rood licht

Sonra anne ikinci kez kırmızı ışıkta geçiyor,

Je kunt nooit te voorzichtig zijn wanneer je rijdt.

Araba sürerken çok dikkatli olamazsın.

Je mag mijn auto gebruiken als je voorzichtig rijdt.

Dikkatli süreceksen arabamı kullanabilirsin.

Tom rijdt gewoonlijk iets harder dan de toegestane snelheid.

Tom genellikle hız limitinin biraz üzerinde araç kullanır.

Mijn moeder heeft een rijbewijs, maar ze rijdt geen auto.

Annemin ehliyeti var fakat araba sürmez.

Tom rijdt zestig mijlen per uur op de snelweg om brandstof te besparen.

Tom yakıt tasarrufu yapmak için otoyolda saatte 60 mil hızla sürer.

- Kan je rijden?
- Rijd je?
- Rijdt u?
- Kan u rijden?
- Kunnen jullie rijden?
- Rijden jullie?

Araba kullanır mısın?

- Rijd je met een manuele of automatische versnellingsbak?
- Rijdt u met een handgeschakelde of automatische versnellingsbak?

Manuel mi yoksa otomatik vites mi kullanıyorsun?

- Mijn zus rijdt vaak met de bus van Nijmegen naar Kleef.
- Mijn zus gaat vaak met de bus van Nijmegen naar Kleef.

Kız kardeşim, Nijmegen'den Kleve'ye genellikle otobüsle gider.