Examples of using "Krijg" in a sentence and their turkish translations:
- Siktir!
- Siktir git!
- Öl!
- Evimi özlüyorum.
- Ülkemi özlüyorum.
Ne kadar alacağım?
Canın cehenneme.
Kalp krizi geçireceğim.
Bulabileceğiniz en taze balık.
Hâlâ her gün alıyorum.
Artık güç dengesizliği kurulmuştu,
Olabilecek en sıkı hâli bu.
Bir aktör olarak, senaryolar alırım
- Bunu açamadım.
- Bunu açamıyorum.
- Canın cehenneme.
- Geber!
İstediğim bir şeyi alırım.
Tom'dan tavsiye alıyorum.
Artık ilhamlı değilim.
Ben onlardan tavsiye alıyorum.
Ben ondan tavsiye alıyorum.
Ben ondan tavsiye alıyorum.
Yoksa çok hızlı şekilde üşürüm.
Arkadaşlardan mektup almayı severim.
Kapıyı açamıyorum.
Giysimi fermuarlatamıyorum.
Daha dikkatli sür, yoksa başın belâya girer.
bireyleri veya tüm etnik grupları izlemek için kullanılabilecek
hâlâ çok güzel bir toz katmanına ulaşıyorum!
Doğum gününde çok hediye alacaksın.
Kapıyı uygun şekilde kapatamıyorum.
İki yıl içinde diplomamı alacağım.
Ben susuyorum.
ama iyi şeyler bir günde olmaz.
Eğer mavi ve kırmızıyı karıştırırsanız, menekşe alırsınız.
Hava kuruduğu zaman susatır ve öksürtür.
Ailemi düşündükçe içimi bir hüzün kaplıyor.
İçinde deliği olan bir cep asla dolu olmayacaktır.
- Siktir!
- Canın cehenneme!
- Kahretsin!
- Cehenneme kadar yolun var!
Mavi ve kırmızıyı karıştırırsan mor elde edersin.
10'dan 4'ü çıkarırsan 6'yı elde edersin.
Umarım bunu yaptığıma pişman değilim.
Üşümeye başladım. Bu yüzden zaman kaybetmeyelim.
- Bu kadarı da olmaz!
- Üstüne üstlük, bu da feleğin cilvesi!
Burada ne kadar uzun süre kalırsam o kadar üşür
Onu buradan çıkartmanın bir yolunu bulmalıyım. Tamam, ne düşünüyorsunuz?
Kanınıza girdikten sonra enfeksiyon kaparsınız
Sonrasında 10, 15 dakika süren güzel bir zaman aralığı yakalıyorsun.
Kapı açılmaz.
Yeterince oksijen alıyor musunuz?
Çok sinir bozucu... Ne zaman bilgisayarı kullansam başıma ağrılar giriyor.
Eğer ona 30 metreye kadar yaklaşırsan, 10 yıl yersin.
Tom'un sesi çok seksi! İçimi pır pır ediyor!
Sadece beni listeye al.
Tabağını üç dakika içinde bitirmezsen tatlı almayacaksın.
Ben Nina'ya telefonda ulaşamıyorum.
Köpeğinizin parkta serbest dolaşmasına izin verirseniz, para cezası alırsınız.
Kapağı açamıyorum.
Yedikten sonra midenizi yakan yiyecekler var mı?
Bana paranı ver yoksa seni döverim.