Examples of using "Duurder" in a sentence and their turkish translations:
Köpek maması daha fazla pahalanıyor.
Karabuğday daha pahalı oldu.
Hayat gittikçe pahalılaşıyor.
Alüminyum altından daha pahalı hale geldi.
Altın kurşundan daha pahalıdır.
Saatiniz benimkinden daha pahalıdır.
Sağlıklı yemek daha pahalı mıdır?
Piyano pahalıdır, ama araba daha pahalıdır.
Yükselen ilaç fiyatları aileleri evsizliğe,
Bu kıyafetler daha pahalılar ama onlar çevre dostu ve sorumlu şekilde yapılırlar.
Bana bir kilo daha kıyma ver. Fazla gelmez. İki de chacarerito. Bu köpeği beslemek, domuz beslemekten pahalı.