Examples of using "يوجد" in a sentence and their turkish translations:
Mutlu olmak istemediğimiz
Hayır, hiçbir şey yok.
Şimdi, işte açıklık.
Temel atmak yok,
şimdi bir de müze oluşu var
Yoktur çünkü
Abi para yok
Oradaki nedir?
Ümit yok.
Hiç kapı yok.
Hiç şüphe yok.
İş yok.
Hiç kimse mükemmel değildir.
Evde kimse yok.
Kusursuz lider yok,
büyülü bir tuş yok.
Çünkü denge sistemi diye bir şey yok.
Üç avantaj mevcut:
Sihirli bir çözüm yok.
bir karar destek sistemi kurduk.
Temiz,
bilinmezlik sinsilesi hiçbir şey yok
Sizin de çevrenizde şöyle insanlar yok mu?
yani bir yönetici yok
Aslında bir karşılaştırma yapmak yersiz.
- Orada bir şey yok.
- Orada hiçbir şey yok.
- Hiç umut yok.
- Ümit yok.
İstasyonun önünde bir kahve dükkanı var.
Bir şey seni rahatsız ediyor mu?
Bu çantada ne var?
Odamda bir telefon var.
ve bu beyinde iki tane lob var,
Yatağımın altında bir hilkat garibesi var.
Aptallık için bir tedavi var mı?
Orada su var mı?
- Burada bir dükkân var mı?
- Burada bir mağaza var mı?
- Orada bir dükkân var mı?
- Orada bir mağaza var mı?
Kaç tane soru var?
Orada büyük bir yangın var.
çünkü bu sefer derinlik var ama yine su kütlesi yok
Müslümanlar da diğer insanlar gibidir; iyisi de vardır, kötüsü de.
Her öyküde bir kahraman vardır.
orada çok fazla anormal hücre var.
Orada bir şey var iki tane, gördünüz mü?
Bu nedenle, öğrenmek için bir tarif yok.
Ama artık pes etmek yoktu.
Başka hiçbir organ,
Tecavüz ve cinsel istismar neden oluyor?
Burada mutlaka işverenler vardır.
Çünkü Paul gibi erkeklerin dinlemesi
Buradan geçiş yok.
Vay canına, devasa bir uçurum.
Bakın, küçük bir köknar ağacı.
Neyse ki, böyle bir şey var:
Saat yok,
Bu motivasyon nerede olursa olsun,
Ama mimariyi daha da
Bu gece herkese yetecek balık var.
Evet, aşağıda kesinlikle metal bir şey var.
olmuyordur canım. Olmaz yani
ahlak denen bir şey yok
İslamiyet'te mezar taşı yoktur
başka yok yani değil mi başka yok!
değil mi Zoom şimdi güvenlik açığı var
Sizin de çevrenizde mutlaka bir mühendis vardır
Sokağın karşısında bir otel var.
Onun dürüstlüğü hakkında hiç şüphe yoktur.
İstanbul'da kaç tane cami var?
Bunun hakkında bir soru yok.
Bir yüzme havuzu ve bir bovling pisti var.
Önemli bir şey var mı?
Aklında bir şey var mı?
İş sıkıntısı yok.
Evde kimse yok.
Affedersiniz, fırın nerede?
Onu yapmamam için bir neden yok.
Burada bir kuş var, diyelim ki,
Mağazada kaç kişi var?
Bir kadın kütüphanede kitap okuyor.
Başka sırlarım yok.
Sadece vaktim yok.
Bunun böyle olmasının birçok biyolojik ve
Bağlantının olmadığı sadece üç nokta var.
Benim mezun ettiğim bir tane sınıf var.
O zamanlarda bir yasa var:
Buradaki kıyıda bunlardan bir sürü var.
ancak ne ölçüde olduğu hala saptanamamıştır.
Tedavisi yok ama pek çok a-la-la-la-la.''
Sağdaki ise Harvard Sanat Müzesi.
Ama bu tepede onu koruyacak pek yetişkin yok.
Buzun altında ana kayalar olur.
başı fesli bir sürü insanlar var
Rekabet edebileceğimiz kimse yok
E Google ve benzeri şeyler de yok o zaman
Vücudumun bir parçası yok -
Kyoto'da birçok tapınak vardır.