Examples of using "باب" in a sentence and their turkish translations:
Hiç kapı yok.
Kapı kapı dolaşmak.
Öyle umut edelim!
Sami, Leyla'nın kapısını çaldı.
Sami, Leyla'nın kapısını çalıyor.
Sami yatak odasının kapısını açtı.
Sami, Layal'in kapısına baktı.
İleride bir kapı varmış gibi görünüyor.
Buzdolabının kapağını açtığımda, bir elma düştü.
"Zilim var, kapım yok." "Telefon."
ve aşağıda tanıdık bir isimle karşılaştım.
Harika değilse eğlence moduna geri dönerek
Sami, Leyla'nın kapısını çalar ama cevap vermiyordu.
düzenlenen Al-Areen İnsani Yardım Vakfı'nın ilk yıllık toplantısında
Sonra mahallenin muhtarı, davetsiz misafirleri bölgesinden çıkarmaya karar verdi ve kovalama başladı.