Examples of using "يبكي" in a sentence and their turkish translations:
Ona niçin ağladığını sordu.
onun kaderine ağlıyor
Çocuk ağlamaya başladı.
ağalık sistemi kadın hakları
O ağlarken ona sarıldı.
- Sami sahilde ağlıyordu.
- Sami plajda ağlıyordu.
- Sami kumsalda ağlıyordu.
Bebek tüm gece ağladı.
Onu ağlattığıma inanamıyorum.
O, ona niçin ağladığını sordu fakat o cevap vermedi.
bazı kadınların yüzlerinde oluşan ifadeyi tarif etmem mümkün değil.
bir tek filminde ağlattı bir de 2000 yılında