Translation of "نقوم" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "نقوم" in a sentence and their turkish translations:

لذا مالذي نقوم به؟

Ne yapıyoruz peki?

نقوم بوضع الصفات والتوقعات

Birinin biyolojik cinsiyeti belirlendiğinde

إذاً كيف نقوم بهذا؟

Ama bunu nasıl yapabiliyoruz?

نحن فقط نقوم بالاحتضان"

Sarılıyoruz.''

لماذا نقوم بمقاومة هذه التحذيرات؟

Neden uyarılara karşı dirençliyiz?

كل يوم نقوم بتعليم أنفسنا:

Her gün kendimize

لن نقوم بشيء لا ترضاه.

Senin vasiyetine karşı bir şey yapmayacağız.

لم لا نقوم بهذا سويّا.

Neden sen ve ben bunu birlikte yapmıyoruz?

ولكننا نقوم بذلك مع موضوع الجنس!

ama cinsellik konusunda yapıyoruz!

إذاً، لماذا لا نقوم بتخفيض انبعاثاتنا؟

Öyleyse neden emisyonumuzu düşürmüyoruz?

هل نقوم بالتسبب عمداً بالانقراض الجماعي؟

Kitlesel bir yok oluşa bilerek mi neden oluyoruz?

ولذلك نحن نتعلّم كيف نقوم بالتّصفية.

Yaptığımız şey süzmeyi öğrenmek.

نقوم بعمل ذلك إلكترونيًا باستخدام شرائحنا

Biz de bunu çiplerimizle elektronik olarak yapıyoruz;

نحن نقوم بالبناء على قمة الانكسار.

Çatlakların üzerine inşa ediyoruz.

وغالبًا ما نقوم بذلك بطرقٍ غير صحية.

ve çoğu zaman bunu sağlıksız yollardan yaparız.

لأني لا أقوم بالسحر، نحن نقوم بالسحر.

Çünkü sihri yapan ben değilim, bizleriz.

وبعد ذلك نقوم بضرر أكبر بكثير للفتيات

Kızlara çok daha büyük bir kötülüğü, onları

يجب أن نقوم بذلك وبعدها نغطي الثغرة."

Şöyle yapmalı ve potayı savunmalıydık."

غالباً لأشياء عرفنا كيف نقوم بها لعقود،

Çoğunlukla iki hapı bir tanede birleştirmek gibi

قد لا نقوم باتخاذ القرارات التي اتخذوها،

Onların verdiği kararları asla vermeyebiliriz

حتى نقوم بتوصيل المحتوى الصحيح للأشخاص الصحيحة

doğru içerikte doğru insanlarla çalışmak,

نقوم بعملنا في الفضاء أكثر من غيره

biz uzaydaki çalışmalarımızı en çok marsta yapıyoruz

لا أعلم لم ينبغي أن نقوم بذلك.

Onu neden yapmak zorunda olduğumuzu bilmiyorum.

دعونا نقوم بأخذ عينات الآن. النظر في تجمع

şimdi bir örneklendirme yapalım. Bir havuz düşünün

- لم لا نفعل ذلك؟
- لم لا نقوم بذلك؟

Neden onu yapmazdık?

ثم نقوم بتحويله إلى اهتزاز لعمود هواء في الحلق.

ve bunu boğazda bir titreşimli hava sütununa dönüştürürüz.

ولكن أعتقد أننا يجب أن نقوم بدورنا على الأقل

fakat bizler en azından bizler üzerimize düşeni yapmalıyız diye düşünüyorum

الابتكار هو العملية التي نقوم من خلالها بحَل مشاكل البشر،

İnovasyon, insani sorunları çözdüğümüz işlemdir;

لذا أنا متأكد انكم اصبحتم تعرفون أننا لا نقوم بالغناء.

Emin olduğum kadarıyla şarkı söylemediğimizin farkındasınızdır.

نحن نقوم باتخاذ القرارات بالاعتماد على المعلومات التي نثق بها، أليس كذلك؟

Güvendiğimiz bilgilere dayanarak kararlar veririz, değil mi?

‫إذاً، تريد أن نقوم بالتتبع المنهجي؟‬ ‫هذا مثير لأنه على أسس علمية.‬

Sistematik iz sürmeyi mi denemek istiyorsunuz? Bu heyecan verici, çünkü bu bilimsel bir şey.

و سترى أننا أيضا نقوم بلفظ هذه الجزيئات الأصغر حجماً و الأبعد مسافةً

ve göreceksiniz ki biz ayrıca daha uzun mesafeli, daha küçüklerini üretiyoruz

هذه المجازفات ليست هي التنازلات التي نقوم بها عند عجزنا على أن نكون عقلانيين

Bunlar rasyonel olamayacağımız zaman vereceğimiz imtiyazlar değil,