Translation of "مرمى" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "مرمى" in a sentence and their turkish translations:

رياضتي الرئيسية كانت كرة القدم، وكنت حارسة مرمى،

Ana branşım futboldu ve kaleciydim,

اخترت حارس مرمى كولومبي، أمريكا الجنوبية في إحدى السنوات.

Bir senesinde Kolombiya, Güney Amerika'dan bir kaleci aldım.

و يمكنكم أيضاً ان تعتبروه مرمى البصر بالنسبة له.

Bunu ilgi merkezi olarak düşünebilirsiniz.

عندما يرى اليعسوب فريسته فاِنه يدرب مرمى بصره عليها

Yusufçuk avını gördüğünde avının üzerinde ilgi merkezini eğitir

‫وهي الوديان الشديدة الحرارة ‬ ‫التي تمتد على مرمى البصر.‬

Alabildiğine uzanan ve kavrulan vadiler var.

‫وهي الوديان الشديدة الحرارة ‬ ‫التي تمتد على مرمى البصر.‬ ‫جروف الحجر الرملي شديدة الانحدار،‬

Alabildiğine uzanan ve kavrulan vadiler var. Burası dik uçurumları olan kumtaşı kayalıklarla