Examples of using "أصدقاء" in a sentence and their turkish translations:
Arkadaşlarım var.
Sadece arkadaş olalım.
Biz eski arkadaşız.
Onlar arkadaş mı?
Hiç arkadaşım yok.
gerçeklikle arkadaş olun.
Elmaslar bir kızın en iyi arkadaşlarıdır.
Biz dosttuk.
- Bill'in çok arkadaşı var.
- Bill'in birçok arkadaşı var.
Keşke daha fazla arkadaşım olsa.
Sen Tom'un bir arkadaşısın, değil mi?
Tom hâlâ bizim arkadaş olduğumuzu düşünüyor.
Leyla'nın arkadaşları yoktu.
Leyla'nın arkadaşları hastanede toplandı.
Sami'nin her zaman arkadaşları vardı.
Hâlâ arkadaşlarım var,
Çocuklarınızla arkadaş olmayı ve onların size güvenerek
Çocukluk arkadaşlarımın neredeyse hepsi ülkeyi terk etti.
Hep birlikte toplum olarak bilinçlenelim arkadaşlar
Ann'in birlikte oynayacak arkadaşları yoktu.
Fadıl'ın arkadaşlarından birçoğu polis tarafından sorguya çekildi.
Sami arkadaş edinmekten hoşlanır.
Yeterli arkadaşın yok, değil mi?
Biz hemen arkadaş olduk.
beyaz insanların dörtte üçünün beyaz olmayan arkadaşları yok.
yani kötü arkadaş yoktu o zamanlar
Bill'in çok arkadaşı var.